Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suretiyle iftira - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2015/857 Esas 2015/476 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/857
Karar No: 2015/476
Karar Tarihi: 30.03.2015

Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suretiyle iftira - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2015/857 Esas 2015/476 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Mahkeme, Alanya Emniyet Müdürlüğü'nde görevli bir polis memuru olan sanığın başkasına ait kimlik bilgilerini kullanarak iftira suçu işlediğini tespit etmiştir. Sanığın önce bir kişinin kimlik bilgilerini, sonra da başka bir kişinin sürücü belgesi fotokopisini kullanarak kendisini farklı kişiler olarak tanıttığı belirlenmiştir. Dosya incelendikten sonra sanığın suçu işlediği doğrulanmıştır. Mahkeme sanığın suçunu \"Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suretiyle iftira\" olarak değerlendirerek TCK'nın 268/1. maddesi uyarınca mahkumiyet hükmü kurmuştur. Ayrıca, sanık hakkında yakalama ve arama kararlarının olduğu da tespit edilmiştir. Mahkeme ayrıca, sanığın eyleminin Kabahatler Kanunu'nun 40/1. maddesinde yer alan bir kabahat olduğunu belirtmiştir. Ancak sanık hakkında bir soruşturma yapılmadığı için müeyyide uygulanmamıştır. Kararda kullanılan kanun maddeleri şunlardır: TCK'nın 267/1, 58/6, 53/1-2, 63, 268/1 ve Kabahatler Kanunu'nun 40/1.
16. Ceza Dairesi         2015/857 E.  ,  2015/476 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suretiyle iftira
    Hüküm : 5237 sayılı TCK"nın 268/1. maddesi delaletiyle TCK"nın 267/1, 58/6, 53/1-2, 63. maddeleri gereğince mahkumiyet (mağdur adedince ayrı ayrı iki kez)

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Alanya Emniyet müdürlüğünde görevli polis memurlarının şüphe üzerine yaptıkları genel uygulama sırasında yakalanan sanık ..."un önce ..."a ait kimlik bilgilerini kullandığı, görevlilerin sanığın beyanına inanmaması üzerine, bu kez ... adına düzenlenmiş sürücü belgesi fotokopisini ibraz ederek kendisini ... olarak tanıttığı, bu beyana da itibar etmeyen kolluk görevlileri herhangi bir tutanak düzenlemeksizin yapılan arşiv araştırması sonucu da sanık hakkında yakalama ve arama kararlarının bulunduğunun tespit edildiği ve bu doğrultuda gerçek kimlik esas alınarak resmi belge düzenlendiği dosya kapsamından anlaşılmakla;
    a- Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suçunun oluşması için, işlediği suç nedeniyle kendisi hakkında soruşturma veya kovuşturma yapılmasını engellemek amacıyla hareket edilmesi gerektiği,
    b- Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçunun oluşumu için, bir resmi belgeyi düzenleme yetkisine sahip kamu görevlisine yalan beyanda bulunmasının ve bu beyan üzerine resmi belgenin düzenlenmesinin zorunlu olduğu,
    c- Kimliği konusunda yalan beyanda bulunması halinde ise 5326 sayılı Kabahatler Kanunu 40/1. maddesi gereğince, yaptırıma bağlanan kabahat niteliğinde bulunduğu gözönüne alındığında;
    Sanık hakkında bu olay nedeniyle bir soruşturma yapılmadığı, daha önce yapılan soruşturma ve kovuşturmayı engelleme durumu da söz konusu olmadığından TCK. 268. maddede tanımlanan,
    Kamu görevlilerine karşı yalan beyanda bulunma suçu açısından ise yalan beyana rağmen görevlilerce resmi belge düzenlenmediğinden TCK. 206. maddede tanımlanan suçların yasal unsurlarının oluşmayacağı,
    Sanığın eyleminin Kabahatler Kanunu"nun 40/1. maddesindeki tanımlanan kabahati oluşturacağı gözetilmeksizin kararda yazıldığı şekilde 2 kez Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanmak suçundan mahkumiyet hükmü kurulması,
    Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 30.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara