Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2015/187 Esas 2015/119 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/187
Karar No: 2015/119
Karar Tarihi: 16.03.2015

Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2015/187 Esas 2015/119 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Minibüs şoförü sanık, müştekinin sürücü belgesini ele geçirdikten sonra, kendi kimliği yerine belgeyi ibraz ederek müşteki adına toplam dört kez idari para cezası tutanağı düzenletti. Müştekinin durumu fark etmesi üzerine gerçek kimliğini beyan eden sanık, başkasına ait kimlik bilgilerini kullanma suçunu işlemiş oldu. Ancak, Anayasa Mahkemesi kararı gereği sanığın hukuki durumu yeniden değerlendirilmesi gerekmekte olup, sanık hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması ve ceza indirimi yapılması gerektiği belirtilmektedir. Sonuç olarak, hükmün bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA karar verilmiştir.
Kanun maddeleri:
- 5237 Sayılı TCK'nın 268/1. maddesi (Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suçu)
- 5237 Sayılı TCK'nın 267/7, 43/1, 269/4-b, 62, 53 ve 63. maddeleri (ceza miktarının belirlenmesine dair maddeler)
- 5237 Sayılı TCK'nın 206. maddesi (resmi belgelerin düzenlenmesine ilişkin yalan beyan suçu)
16. Ceza Dairesi         2015/187 E.  ,  2015/119 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması
    Hüküm : 5237 Sayılı TCK"nın 268/1. maddesi delaleti ile 267/7, 43/1, 269/4-b, 62, 53 ve 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Sanığın temyiz dilekçesi içeriğine göre, mahkumiyet hükmünü temyiz ettiği gözetilerek yapılan incelemede:
    5237 Sayılı TCK"nın 268.maddesinde tanımlanan başkasına ait kimlik bilgilerinin kullanılması suçunun oluşması için; failin işlediği suç nedeniyle kendisi hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmasını engellemek amacıyla, başkasına ait kimlik bilgilerinin kullanılması gerektiği, dosya kapsamında minibüs şöforlüğü yapan sanığın müştekiye ait sürücü belgesini bir şekilde ele geçirdikten sonra bu belge üzerinde herhangi bir tahrifat yapmadan kolluk tarafından yapılan yol kontrollerinde ibraz edip müşteki adına farklı tarihli dört kez idari para cezası tutanaklarının düzenlenmesine sebebiyet vermesi ve bu durumun müşteki tarafından anlaşılması üzerine sanığın kolluk görevlilerine gerçek kimliğini beyan ettiği olayımızda sanığın eylemlerinin zincirleme
    biçimde 5237 sayılı TCK"nın 206. maddesinde düzenlenen resmi belgenin düzenlenmesi sırasında yalan beyan suçunu oluşturacağının gözetilmemesi,
    Kabule ve uygulamaya göre de;
    1- Anayasa Mahkemesi"nin 17.03.2012 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan ve 17.03.2013 tarihinde yürürlüğe giren, 17.11.2011 gün, 2011/115-154 sayılı kararı ile, 5237 Sayılı TCK"nın 267/7. maddesinin iptaline karar verildiği dikkate alındığında sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    2- Sanık hakkında unsurları gerçekleşmediği halde etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması ve ayrıca hükümde belirtilen TCK"nın 269/4b maddesine göre 1/3 yerine yarı oranında indirim yapılması,
    3- Sanık hakkında tayin olunan sonuç hapis cezasının 1 yıl 6 ay 22 gün yerine 2 yıl 1 ay olarak fazla belirlenmesi ve yanlış belirlenen sonuç ceza miktarına göre de TCK"nın 51 ve CMK"nın 231. maddelerinin uygulanmamasına karar verilmesi,
    Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 16.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara