İftira - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2015/10 Esas 2015/101 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/10
Karar No: 2015/101
Karar Tarihi: 16.03.2015

İftira - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2015/10 Esas 2015/101 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi, sanığın suç ortakları ile birlikte işlediği hırsızlık suçları nedeniyle soruşturma ve kovuşturma yapılmasını engellemek amacıyla, görevlilere mağdura ait kimlik bilgilerini bildirmesinden ibaret eyleminde 5237 sayılı TCK\"nın 267/2. maddesinin yasal şartlarının oluşmadığı gözetilmeden mahkumiyet hükmünde verilen cezanın bu madde uyarınca arttırılması, TCK\"nın 267. maddesinin üçüncü fıkrasında düzenlenen ağırlatıcı nedenin hakkında beraat veya kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş iftira suçunun mağduru hakkında gözaltına alma veya tutuklama dışındaki diğer koruma tedbirlerinin uygulanması haline münhasır olduğu karşısında ve suçun mağduru hakkında sanık sıfatıyla açılan kamu davasının derdest olduğunun tespit edilmesi nedeniyle mağdur hakkındaki davanın akıbeti araştırılıp sonucuna göre olayda uygulama yeri bulunup bulunmadığı değerlendirilmeden TCK\"nın 267/3. maddesi ile cezada artırım yapılması, verilen hapis cezasına mahkumiyetin yasal sonucu olan velayet, vesayet ve kayyımlık yetkilerine ilişkin haklardan yoksunluğun 5237 sayılı TCK’nın 53/3. maddesi uyarınca yalnızca kendi alt soyundaki kişiler bakımından koşullu salıverilmeyle sona ereceği gözetilmeden, anılan hakların yönelik olduğu kişiler bakımından bir ayrım yapılmadan, sanığın aynı Yasanın 53/1-c maddesinde yazılı haklardan şartla tahliyesine kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi nedeniyle hükmün BOZULMASINA karar verdi.
Kanun maddeleri:
-TCK'nın 268. maddesi
-TCK'nın 267/1
16. Ceza Dairesi         2015/10 E.  ,  2015/101 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : İftira
    Hüküm : TCK"nın 268. maddesi delaletiyle TCK"nın 267/1, 267/3, 62, 53/1-2-3. maddeleri uyarınca mahkumiyet

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Yerinde görülmeyen diğer itirazların reddine, ancak;

    1- Sanığın suç ortakları ile birlikte işlediği hırsızlık suçları nedeniyle kendisi hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmasını engellemek amacıyla, görevlilere karşı mağdura ait kimlik bilgilerini bildirmesinden ibaret eyleminde 5237 sayılı TCK"nın 267/2. maddesinin yasal şartlarının oluşmadığı gözetilmeden, mahkumiyet hükmünde verilen cezanın bu madde uyarınca arttırılması,

    2-TCK"nın 267. maddesinin üçüncü fıkrasında düzenlenen ağırlatıcı nedenin, yüklenen fiili işlemediğinden dolayı hakkında beraat veya kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş iftira suçunun mağduru hakkında gözaltına alma veya tutuklama dışındaki diğer koruma tedbirlerinin uygulanması haline münhasır olması karşısında ve UYAP sisteminde yapılan araştırmada, suçun mağduru ... hakkında sanık sıfatıyla açılan kamu davasının Lüleburgaz 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 2007/380 E. sayılı dosya ile derdest olduğunun tespit edilmesi nedeniyle mağdur hakkındaki davanın akıbeti araştırılıp sonucuna göre olayda uygulama yeri bulunup bulunmadığı değerlendirilmeden TCK"nın 267/3. maddesi ile cezada artırım yapılması,
    3- Verilen hapis cezasına mahkumiyetin yasal sonucu olan velayet, vesayet ve kayyımlık yetkilerine ilişkin haklardan yoksunluğun 5237 sayılı TCK’nın 53/3. maddesi uyarınca yalnızca kendi alt soyundaki kişiler bakımından koşullu salıverilmeyle sona ereceği gözetilmeden, anılan hakların yönelik olduğu kişiler bakımından bir ayrım yapılmadan, sanığın aynı Yasanın 53/1-c maddesinde yazılı haklardan şartla tahliyesine kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi,
    Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 16.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara