İftira - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2015/214 Esas 2015/48 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/214
Karar No: 2015/48
Karar Tarihi: 10.03.2015

İftira - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2015/214 Esas 2015/48 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanık, öz kızını istismar ettiği iddiasıyla suçlanmıştır. Ancak, uzman hekim raporu ile sanığın ceza ehliyetinin bulunmadığı belirtilmiştir. Yapılan yargılamaya ve delillere dayanarak sanığın iftira suçu işlediği kabul edilmiştir. Ancak, hukuki vasıflandırmada yanılgıya düşülerek dolaylı faillikten hüküm kurulmuştur. Ayrıca, yoksunluğun koşullu salıverilme tarihine kadar devam edeceği altsoyu yönünden belirtilmediği için kanuna aykırı davranılmıştır. Sanığın cezası TCK 267/1 maddesi uyarınca artırılmıştır fakat hükmünde belirtilmeyen kanun maddesi nedeniyle CMK 232/6 maddesine aykırı davranılmıştır. Bu sebeplerle karar bozulmuştur.
Kanun maddeleri:
- TCK 267/1 (iftira suçu)
- TCK 53/1 ve 3. fıkra (ceza uygulaması ve koşullu salıverilme)
- TCK 58 (kusurluluk şartları)
- CMK 74/1 (ceza ehliyeti durumu için uzman hekim raporu)
- CMK 232/6 (kanun maddesi gösterilmeden artırım yapılması)
16. Ceza Dairesi         2015/214 E.  ,  2015/48 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : İftira
    Hüküm : TCK"nın 267/1, 53/1 ve 58. maddeleri uyarınca mahkumiyet

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Ceza ehliyetinin bulunmadığı konusunda herhangi bir itirazı bulunmayan sanıkla ilgili CMK"nın 74/1. maddesi uyarınca verilen uzman hekim görüşü alınmasına ilişkin karar doğrultusunda alınan ve dosyada bulunan 14.01.2013 tarihli hekim raporu içeriği keza sanığın suçun işlenmesinden itibaren sergilediği davranış biçimleri itibariyle TCK"nın 32. maddesi kapsamında kalan bir akıl hastalığının bulunup bulunmadığı ile ilgili rapor alınmamasında bir aykırılık görülmemiş olmakla tebliğnamede bu hususta bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1-) Katılan hakkında çocuğun cinsel istismarı suçundan soruşturma ve kovuşturma başlatılmasını sağlamak amacıyla öz kızı olan Kerime"yi katılanın kendisine cinsel istismarda bulunduğu şeklinde ifade vermeye yönlendiren sanığın eyleminin TCK"nın 267/2. maddesinde düzenlenen iftira suçunun maddi eser ve delillerini uydurma niteliğinde olduğu gözetilmeden hukuki vasıflandırmada hataya düşülerek hakkında uygulama yeri bulunmayan dolaylı faillikten hüküm kurulması,
    2-) TCK"nın 53/1. maddesi gereğince uygulama yapılırken aynı maddenin 3. fıkrası gözetilmeksizin 53/1-c madde ve bendinde sayılan velayet hakkı, vesayet
    veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksunluğun kendi altsoyu yönünden koşullu salıverilme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise
    yoksunluğun hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,

    3-) Kabul ve uygulamaya göre de;

    Sanık hakkında TCK"nın 267/1. maddesinden kurulan hükümde cezasından "eylemini kusur yeteneği bulunmayan tanık Kerime"yi araç olarak kullanmak suretiyle gerçekleştirdiğinden" bahisle artırım yapılırken uygulanan kanun maddesinin hükümde gösterilmemesi suretiyle 5271 sayılı CMK"nın 232/6. maddesi hükmüne aykırı davranılması,

    Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmolunan sonuç ceza bakımından kazanılmış hak saklı tutularak hükmün bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 10.03.2015 tarihinde oybirliğiye karar verildi.

    Hemen Ara