16. Ceza Dairesi 2016/2221 E. , 2016/7650 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Başkasının kimlik ve kimlik bilgilerini kullanmak
Hüküm : TCK"nın 268. maddesi yollamasıyla 267/1, 267/2, 62/1, 53/1, 58 ve 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-5237 sayılı Kanun 267/2. maddesinde “isnadın maddi eser ve delillerini uydurarak işlenmesi” şeklinde gerçekleştirilmesi, nitelikli hal olarak düzenlenmiştir. Kişi burada iftira suçunun basit halinde olduğu gibi soyut olarak bir isnatta bulunmamakta, maddi eser ve delil uydurarak isnadını somutlaştırmaktadır. Ancak bu somutlaştırmanın iftira suçunu oluşturabilmesi için belirli veya belirlenebilir bir kimseye yönelmiş olmalıdır. Ayrıca burada da amaç; masum kişi hakkında idari bir yaptırım uygulanmasını ya da soruşturma veya kovuşturma başlatılmasını sağlama olmalıdır.
Kolluk kuvvetlerince yakalanan sanığın üzerinde kimliğine ilişkin belge olmadığı ve kendi fotoğrafı olan sahte yeşil kartı ibraz ettiğinin anlaşıldığı olayda koşulları oluşmadığı halde TCK"nın 267/2. maddesi uyarınca sanığın cezasında artırım yapılması,
2-Kabule ve uygulamaya göre de;
a-Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E. 2015/85 sayılı iptal kararı ile TCK"nın 53. maddesindeki bazı düzenlemelerin iptal edilmiş olması nedeniyle bu karar doğrultusunda hüküm kurulmasında zorunluluk bulunması,
b- 5237 sayılı TCK’nın 53/3. maddesi gereğince 53/1-c bendindeki “velayet hakkından; vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksunluğun” sadece sanığın kendi alt soyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, alt soyu haricindekiler yönünden ise yoksunluğun hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
c-Adli sicil kaydında bulunan ve en ağır cezayı içeren mahkumiyet kararının tekerrüre esas alınması gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 28.12.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.