Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2016/5071 Esas 2016/7555 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/5071
Karar No: 2016/7555
Karar Tarihi: 08.12.2016

Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2016/5071 Esas 2016/7555 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi         2016/5071 E.  ,  2016/7555 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : Hükümlü veya tutuklunun kaçması
    Hüküm : TCK"nın 292/1, 53, 58. maddeleri uyarınca mahkumiyet

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1-5237 sayılı TCK’nın “güvenlik tedbirleri” bölümünde düzenlenen ve aynı Kanunun, 7/3 maddesinin gerek sarahati gerekse madde gerekçesinde nitelik olarak “infaz rejimine ilişkin bir norm” olarak vasfı tayin edilen TCK’nın 58. maddesinin, hüküm fıkrasında anılan kanun maddesinin 7. bendindeki emredici düzenleme nedeniyle gösterilmesi zorunlu olup, mahkumiyet hükmünde hiç belirtilmemesi halinde 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddesi gereğince aleyhe temyiz bulunmayan durumlarda usulü kazanılmış hak kapsamında kalacağı kabul edilmekte ise de; hükümde sadece TCK’nın 58. maddesinin uygulanmasına karar verilmesi ile yetinilmesi ancak tekerrüre esas alınan mahkeme ilamı ve/veya 5275 sayılı Kanunun 108/3 maddesinde yer alan ikinci defa tekerrür hükümlerinin tatbik edilmesi tesbiti yapılmamış bile olsa, zikredilen normun gerek güvenlik tedbiri (CGK’nın 12.12.2006 tarih 11-301-296 sy.ilamı), gerek infaz rejimi kuralı (CGK’nın 20.05.2014 tarih 2013/6-353, 2014/277 sy, 3. Ceza Dairesinin 25.02.2015 tarih, 4294-7344 sy. ilamları) olması gerekse 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddesindeki düzenlemenin koruma kapsamının “ceza tür ve miktarı” ile sınırlı bulunması (CGK’nın 11.02.2014
    tarih, 70-57 sy., Dairemizin 12.01.2016 tarih, 2015/1213-2016/124 sy. kararları) karşısında, aleyhe temyiz bulunmayan hükümde TCK’nın 58. maddesinin uygulanmasına karar verilen sanık hakkında 5275 sayılı Kanunun 108/3 maddesinde düzenlenen ikinci kez tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verilmemesinin 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddesi kapsamında kazanılmış hak oluşturmayacağı kabul edilerek yapılan incelemede:
    Tekerrüre esas olan birden fazla mahkumiyet ilamının bulunması durumunda, 5275 sayılı Kanunun 108/2 maddesi gereğince koşullu salıverilme süresine eklenecek miktar bakımından önemli olduğundan en ağır cezayı içeren mahkumiyet ilamının tekerrüre esas alınması gerekmekte ise de, sanık hakkında birinci tekerrür şartlarının oluşması nedeniyle tekerrür hükümleri uygulandıktan ve bu tekerrür uygulanan mahkumiyet kesinleştikten sonra yeniden tekerrür hükümlerinin uygulanmasını gerektiren bir suçun işlenmesi halinde ikinci defa tekerrür hükümleri uygulanacak ve 5275 sayılı Kanunun 108/3 maddesi gereğince hükümlü artık şartla tahliyeden yararlanamayacağından (CGK’nın 20.05.2014 tarih 2013/6-353, 2014/277 sy. ilamı) tekerrüre esas alınacak ilamın en ağır cezayı içeren değil daha evvel tekerrür hükümleri uygulanan ilam olması gerektiği, somut olayda; sanığın 13.10.2007 tarihinde işlediği kasıtlı suç nedeniyle Karapınar Asliye Ceza Mahkemesinin 2007/262-2008/70 sayılı ilamı ile 2 yıl 6 ay hapis cezasına hükmedildiği ve hükmün 28.11.2012 tarihinde kesinleştiği, TCK"nın 58/2 maddesinde öngörülen süre geçmeden 08.10.2013 tarihinde işlediği kasıtlı suç nedeniyle Karapınar Sulh Ceza Mahkemesinin 2014/137-266 sayılı kararı ile 2 ay 15 gün hapis cezasına ve Karapınar Asliye Ceza Mahkemesinin 2007/262-2008/70 sayılı ilamı nedeniyle sanığın mükerrerliğine hükmedildiği ve hükmün 16.07.2014 tarihinde kesinleştiği, bu durumda 1. kez mükerrerliğin oluştuğu, daha sonra TCK"nın 58/2 maddesinde öngörülen süre geçmeden 12.01.2016 tarihinde davaya konu suçun işlendiği ve sanık hakkında hükümlü ve tutuklunun kaçması suçundan 6 ay hapis cezasına ve tekerrür hükümlerinin uygulanmasına hükmedildiği, bu durumda da 2. kez mükerrerliğin oluştuğu görüldüğünden, sanık hakkında 5275 sayılı Kanunun 108/3 maddesinin uygulanmasına karar verilmesi gerekirken adli sicil kaydındaki en ağır cezayı içeren ilamın tekerrüre esas alınarak 1. kez mükerrerliğe karar verilmesi,
    2-TCK"nın 53. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının uygulanması bakımından, Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararının gözetilmemesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA ancak yeniden yargılama yapılması gerektirmeyen bu hususun aynı Kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan hükümde;
    tekerrür uygulamasına ilişkin hükümdeki “adli sicil kaydına göre” ifadesinden sonra gelen “Karapınar Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2007/262 E. 2008/70 K. numaralı kararı sanık hakkında tekerrüre esas kabul edilmekle, sanığa verilen cezanın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 58/1. maddesi delaletiyle aynı Kanun"un 58/6. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejime göre çektirilmesine,” ifadesinin çıkarılarak yerine “içinde tekerrür uygulaması olan, 16.07.2014 kesinleşme tarihli Karapınar Sulh Ceza Mahkemesinin 2014/137-266 sayılı ilamının TCK"nın 58. maddesi gereğince tekerrüre esas alınmasına ve 5275 sayılı Kanunun 108/3 maddesi uyarınca ikinci defa tekerrür hükümlerinin uygulanmasına” ibresinin eklenmesi ve TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin kısımlarının bütünüyle çıkarılarak yerine "Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararı doğrultusunda yürürlükte bulunan TCK"nın 53. maddesinin sanık hakkında uygulanmasına" ibaresi eklenmek suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 08.12.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara