Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2016/2444 Esas 2016/7489 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/2444
Karar No: 2016/7489
Karar Tarihi: 15.12.2016

Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2016/2444 Esas 2016/7489 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanık, başkasının kimlik bilgilerini kullanarak suç işlediği gerekçesiyle TCK'nın 267/1, 62 ve 53. maddeleri gereğince cezalandırıldı. Ancak mahkemenin kararı, suçun niteliği hakkında yanılgıya düşülmesinden kaynaklı bir hata içerdiği için Anayasa Mahkemesi'nin 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan 08.10.2015 tarihli iptal kararı uyarınca bozuldu. Bu karar doğrultusunda hüküm kurulması gerektiği belirtildi.
Kanun Maddeleri: TCK 267/1, TCK 62, TCK 53
16. Ceza Dairesi         2016/2444 E.  ,  2016/7489 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması
    Hüküm : TCK"nın 268/1. maddesi yollamasıyla 267/1, 62, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet


    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    1-TCK"nın 268. maddesinde düzenlenen suçun oluşabilmesi için failin işlediği suç nedeniyle kendisi hakkında soruşturma veya kovuşturma yapılmasını engellemek amacıyla başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanması gerektiği; somut olayda yakalama kararına istinaden arandığı tespit edilen sanığın bu nedenle yakalandığında kardeşine ait gerçek kimlik belgesini vermesinden ibaret eyleminin, 5237 sayılı TCK’nın 206. maddesinde tanımlanan “Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan” suçunu oluşturacağı, hukuki durumunun buna göre takdir ve tayini gerektiği gözetilmeden suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması,
    2- Kabul ve uygulamaya göre de;
    Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E. 2015/85 sayılı iptal kararı ile TCK"nın 53. maddesindeki bazı düzenlemelerin iptal edilmiş olması nedeniyle bu karar doğrultusunda hüküm kurulmasında zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ile Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 15.12.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara