16. Ceza Dairesi 2015/3538 E. , 2015/5194 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır ceza Mahkemesi
Suç : Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma, Kasten öldürmeye teşebbüs, Mala zarar verme, Tehlikeli maddelerin izinsiz bulundurulması
Hüküm : TCK"nın 302/1, 53, TCK"nın 82/1-c-g, 35/2, 53, 58/6-9, TCK"nın 152/1-a, 3713 sayılı Kanunun 5/1, 53, 58/9, TCK"nın 174/1, 3713 sayılı Kanunun 5/2, 3, 58/6-9 ve 63. maddeleri gereğince mahkumiyetine
Usulune uygun tebligata rağmen sanık müdafiinin duruşmaya gelmediği ve geçerli bir mazaret de bildirmediği anlaşıldığından, duruşmasız olarak yapılan inceleme sonunda gereği düşünüldü:
I- Tehlikeli maddelerin izinsiz bulundurulması suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
Uygulama maddesi adli para cezası da içerdiği halde yalnızca hapis cezasına hükmolunması karşı temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılama sonunda toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın suçlarının sübutu kabul, olay niteliğine ve kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde vasıfları tayin edilmiş, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararı ile TCK"nın 53. maddesindeki bazı düzenlemelerin iptal edilmiş olması nedeniyle bu karar doğrultusunda hüküm kurulmasında zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılması gerektirmeyen bu hususun aynı Kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan hükümdeki TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin kısımlarının bütünüyle çıkarılarak yerine "Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararı doğrultusunda yürürlükte bulunan TCK"nın 53. maddesinin sanık hakkında uygulanmasına" ibaresi eklenmek suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II- Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak, kasten öldürmeye teşebbüs ve mala zarar verme suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde;
1- Suç tarihinde gerçekleştirilen kanuna aykırı gösteri sırasında polis aracına molotof kokteyli atan Ferhat Batur isimli şahsı takip eden emniyet amirine molotof kokteyli fırlatarak kaçan ve akabinde Ferhat Batur isimli şahısla birlikte metruk bir binada yakalanan sanık ..."un kabul edilen eyleminde kullandığı anlaşılan molotof şişesinin emniyet amirinin başının üzerinden geçerek düştüğü yerde patladıktan sonra yandığının anlaşıldığı oluşa ve dosya kapsamına göre dosya kül halinde adli tıp kurumuna gönderilerek olayın oluş biçimi, şişenin mağdura isabet etmesi veya yakınında patlaması ihtimalleri irdelenip kullanılan şişenin kasten öldürme suçunun icrası için elverişli vasıta sayılıp sayılamayacağının tespiti hususunda rapor alındıktan sonra raporun içeriğine göre sanığın kasten öldürmeye teşebbüs ve devletinin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma suçlarından hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekirken eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
2- Sanığın attığı molotofun yola düşerek yandığının anlaşılması karşısında kamu malına zarar verme suçunun oluşmayacağı gözetilmeden yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması,
3- Kabul ve uygulamaya göre; TCK"nın 302 ve 82/1-c-g maddeleri gereğince kurulan hükümlerde ağırlaştırılmış müebbet hapis şeklinde belirlenen temel cezaların 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddesi gereğince artırılıp yine "ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına" hükmolunması gerekirken temyiz yazılı şekilde uygulama yapılması,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan "Devletin Birliğini ve Ülke Bütünlüğünü Bozmak" suçu bakımından kısmen resen temyize tabi hükümlerin bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 23.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.