Esas No: 2015/2249
Karar No: 2015/5093
Karar Tarihi: 17.12.2015
Silahlı terör örgütüne yardım etme - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2015/2249 Esas 2015/5093 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Silahlı terör örgütüne yardım etme
Hüküm : TCK"nın 314/3 ve 220/6. maddeleri yollamasıyla 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK"nın 62, 53/1, 58/9, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Hükmedilen cezanın süresi itibariyle koşulları oluşmadığından sanık ... müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin CMUK"nın 318. maddesi gereğince REDDİNE,
1- Sanıklar ... ve ... hakkındaki hükümlere ilişkin yapılan incelemede;
Sanık ... ve kod adı kullanan Sanık ..."un örgütün dağ kadrosuna eleman temin etme eyleminin niteliği itibariyle silahlı terör örgütünün hiyerarşik yapısına dahil olmak suretiyle örgüte üye olma suçunu oluşturacağı, hukuki durumlarının buna göre takdir ve tayini gerektiği gözetilmeden delillerin değerlendirilmesinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması, TCK’nın 314/3 ve 220/7. maddelerindeki atfın niteliği ve aleyhe temyiz bulunmaması karşısında bozma nedeni yapılmamıştır.
Bozma üzerine yapılan yargılama sonunda toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanıkların suçlarının sübutu kabul, olay niteliğine ve kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde suç vasıfları tayin edilmiş, cezaları azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosya kapsamına göre sanıklar müdafiinin yerinde görülmeyen diğer itirazlarının reddine,
Ancak;
1-Sanıklar hakkında silahlı terör örgütüne yardım etme suçundan temel ceza tayin edilirken uygulama maddesinin "TCK"nın 314/3 ve 220/7. maddeleri yollamasıyla" yerine "TCK"nın 314/3 ve 220/6. maddeleri yollamasıyla" olarak gösterilmesi,
2-Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararı ile TCK"nın 53. maddesindeki bazı düzenlemelerin iptal edilmiş olması nedeniyle bu karar doğrultusunda hüküm kurulmasında zorunluluk bulunması,
Kanuna aykırı olup, hükümlerin bu nedenle BOZULMASINA, bu hususun yeniden yargılama yapılmaksızın CMUK"nın 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükümden "TCK"nın 220/6"ncı maddeleri yollamasıyla" ibaresi çıkarılarak yerine "TCK"nın 220/7"inci maddeleri yollamasıyla" ibaresinin eklenmesi ile hükümdeki TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin kısımlarının bütünüyle çıkarılarak yerine "Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararı doğrultusunda yürürlükte bulunan TCK"nın 53. maddesinin sanık hakkında uygulanmasına" ibaresi eklenmek suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2- Sanık ... hakkındaki hükme ilişkin yapılan temyize gelince;
a-) Silopi 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 24.09.2012 tarih ve 2009/791 E. -2012/476 K. sayılı kararında, Metin Karataş"ın 11.01.2008 tarihinde Silopi"de silahlı terör örgütüne üye olma suçlamasıyla gözaltına alındığında soruşturma sırasında kendisini kurtarmak amacıyla ağabeyi olan ..."a ait kimlik ve kimlik bilgilerini kullandığı gerekçesiyle TCK"nın 268/1. maddesi yollamasıyla 267/1. maddesi uyarınca mahkumiyet hükmü tesis edilmesi karşısında, Metin Zengin hakkında kamu davası açılıp bir bütün halinde dosyanın ele alınması suretiyle sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi,
b-) İddia makamını temsil eden Cumhuriyet savcısı, karar verilmeden önce, toplanan kanıtlara göre esasa ilişkin görüşünü açık ve anlaşılır bir biçimde ve eğer görüşü mahkumiyete ilişkin ise mevzuatta yer alan kanun ve maddelerini de göstermek suretiyle açıklamak zorunda olduğundan ve 2008/106 E. - 2008/357 K. sayılı dosyanın 23.09.2008 tarihli duruşmasında “yasadışı PKK terör örgütüne bilerek ve isteyerek yardım etmek suçundan sanık ..."ın üzerine atılı suçtan mahkumiyetine yeterli delil elde edilemediğinden müsnet suçtan beraatine” şeklindeki mütalaada bulunduğu da gözetildiğinde, “biz daha önce Mahkemenin 2008/106 esas sayılı dava dosyasında 23.09.2008 tarihli 4 nolu celsede vermiş olduğumuz esas hakkındaki mütalaamızı aynen tekrar ediyoruz, TCK"nın 314/3, 220/7. maddeleri delaletiyle TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK"nın 53, 54, 58/9, 63. maddeleri uyarınca ayrı ayrı cezalandırılmalarına karar verilmesi kamu
adına talep ve mütalaa olunur” şeklindeki sözlerin esas hakkında mütalaa olarak geçerli ve yeterli kabul edilmesi olanağı bulunmadığından, Cumhuriyet savcısının usulüne uygun şekilde esas hakkındaki görüşü alınmadan veya önceki mütalaa mahkemece okunup zapta geçirilmeden hüküm kurulması suretiyle CMK"nın 216. maddesine aykırı davranılması,
c-) Bozma sonrası yapılan yargılamada çağrı kağıdının sanığın müdafii olduğu anlaşılan Av. ... yerine sanığa tebliğ edilmek suretiyle 7201 sayılı Tebligat Kanununun 11. maddesindeki "vekil vasıtasıyla takip edilen işlerde tebligat vekile yapılır..." şeklindeki amir hükmüne muhalefet edilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 17.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.