Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2017/1595 Esas 2019/278 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/1595
Karar No: 2019/278
Karar Tarihi: 21.01.2019

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2017/1595 Esas 2019/278 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı, davalılarla yaptığı bir sözleşmede tüm boya, mantolama ve sıva işleri için anlaştıklarını, işin tesliminden 1 yıl sonra boya da çatlaklar oluştuğunu ve davalı Fawori firmasının üretici olması sebebiyle sorumlu olduğunu iddia ederek icra takibi başlattı. Davalılar, davalı şirketlerin faaliyet adresi İstanbul olduğunu belirterek davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, kendilerine husumet yöneltilemeyeceğini ve davanın usulden reddedilmesini talep ettiler. Mahkeme, davacının davalıların merkez adreslerinin İstanbul olduğuna dair tebligat evrakı ve icra takip dosyasındaki belgelerden yola çıkarak davanın yetkisiz açıldığına karar verdi ve davanın usulden reddedilmesine karar verdi. Kanun maddeleri ise 2004 sayılı İcra İflas Kanunu’nun 50/1. maddesi ve Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 6100 sayılı kanununa göre ilamsız icrada genel yetkili icra dairesinin borçlunun yerleşim yerindeki icra dairesi olduğu ifade edildi. HMK'nın 164. maddesi uyarınca öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itirazların ön sorun olarak incelenmesi gerektiği belirtildi. 114/2 ve 115/2. maddeler uyarınca icra dairesinin yetkisizliği nedeniyle itirazın iptali davası usulden reddedildi.
19. Hukuk Dairesi         2017/1595 E.  ,  2019/278 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilâmda yazılı nedenlerden dolayı davanın usûlden reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - KARAR -
    Davacı vekili, davalıların bölge bayiileri olan ... Boya Ltd. Şti ile Kayseri ilinde bulunan bir taşınmazın tüm boya, mantolama ve sıva işi için sözleşme yapıldığını, işin tesliminden 1 yıl sonra boyada çatlaklar oluştuğu dış cephe renklerinin solduğu, sözleşmede yanlış yapılan işin yüklenici tarafından masrafsız izale edileceğinin belirtildiği, davalı Fawori firmasının üretici olması sebebi ile kullanılan malzeme kalitesi ve genel garanti şartları itibarı ile sorumlu olduğu, zararın tespiti için alınan rapor taraflara tebliğ edildiği hâlde herhangi bir ödeme yapılmadığından başlatılan icra takibine davalıların itirazının haksız olduğu, icra dosyasındaki yetki itirazının yerinde olmadığı, zira taşınmazın bulunduğu ve işlem yapılan yerin Kayseri olduğu iddiaları ile davalıların itirazının iptaline ve icra inkâr tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalılar vekili, davalı şirketlerin faaliyet adresi İstanbul olduğundan davanın yetkisiz mahkemede açıldığı, davacının dayandığı sözleşmede ve delil tespiti dosyasında davalıların adı geçmediğinden kendilerine husûmet yöneltilemeyeceği, davalıların iddia edilen ayıba karşı bir sorumluluğunun bulunmadığı savunmasıyla davanın usûlden reddine değilse esastan reddine, davacı aleyhine kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece, dava dosyasındaki ve icra takip dosyasındaki tebligat evraklarından ve dilekçelerden davalı şirketlerin merkez adreslerinin Ankara Asfaltı, ... Sokak No 2 Kozyatağı - Kadıköy İstanbul olduğu, davalıların da icra takibine yetki itirazlarının olduğu, 2004 sayılı İcra İflas Kanunu’nun 50/1. maddesinin atıfta bulunduğu 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na göre ilâmsız icrada genel yetkili icra dairesinin borçlunun yerleşim yerindeki icra dairesi olduğu, itirazın iptali davalarında hem icra dairesinin hem de mahkemenin yetkisine itiraz edilmesi durumunda İİK’in 50. maddesi uyarınca öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itirazların HMK"nın 164. maddesi uyarınca ön sorun olarak incelenmesi gerektiği, genel yetkili icra dairesi davalıların faaliyet merkezinin bulunduğu İstanbul Anadolu Adliyesi İcra Daireleri olduğundan HMK"nın 114/2 ve 115/2. maddeleri uyarınca icra dairesinin yetkisizliği nedeniyle itirazın iptali davasının usûlden reddine, dava usûlden reddedildiğinden yasal koşulları oluşmadığından, davalıların kötü niyet tazminatı taleplerinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.

    Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usûl ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 21/01/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Hemen Ara