Esas No: 2015/5642
Karar No: 2015/4847
Karar Tarihi: 09.12.2015
Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2015/5642 Esas 2015/4847 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması
Hüküm : TCK"nın 268/1 maddesi delaletiyle 267/1, 62, 53, 58/6-7. maddeleri uyarınca mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Tekerrüre esas daha ağır cezayı içeren başkaca mahkûmiyeti bulunmasına karşın daha az cezayı içeren mahkûmiyeti tekerrüre esas alınarak sanık hakkında hükmolunan cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmesi aleyhe temyiz bulunmadığından ve sonuca etkili görülmediğinden bozma nedeni yapılmamıştır.
Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- İftira suçunun özel bir halini düzenleyen TCK"nın 268. maddesinde öngörülen başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suçunun oluşabilmesi için kişinin işlediği suç nedeniyle kendisi hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmasını engellemek amacıyla, başkasına ait kimliği veya kimlik bilgilerini kullanması gerektiği, bunun dışında resmi belgenin düzenlenmesinin gerektiği durumlarda resmi belgeyi düzenlemek yetkisine sahip olan kamu görevlisine karşı başkasının kimlik veya kimlik bilgilerini kullanma eyleminin ise TCK"nın 206. maddesine uyan suçu oluşturacağı, hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmasını gerektiren bir suç bulunmayan veya resmi bir belgenin düzenlenmesini de gerektirmeyen hallerde görevle bağlantılı olarak sorulması halinde kamu görevlisine kimliği veya adresiyle ilgili bilgi vermekten kaçınan veya gerçeğe aykırı beyanda bulunan kişinin eyleminin ise 5326 sayılı Kabahatler Kanununun 40. maddesine aykırılık olarak değerlendirileceği,
Somut olayda, sanığın ifadesine göre, 24.07.2014 günü arkadaşı ile aralarında çıkan tartışma sırasında arkadaşının belinden çıkarmış olduğu tabanca ile iki el ateş etmesi sonucunda yaralanması sebebiyle, kolluk tarafından ifadesi alınırken kendisini ... olarak tanıtarak müşteki ifade alma tutanağını imzaladığı anlaşıldığından, sanığın kendisi hakkında bir soruşturma yapılmasını engelleme amacı bulunmadığı gözetilerek eylemin TCK"nın 206. maddesinde düzenlenen Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçunu oluşturacağı, hukuki durumunun buna göre takdir ve tayini gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
2- İddianamede uygulanması talep edilmeyen TCK"nın 58. maddesinin uygulanabilmesi için CMK"nın 226. maddesi gereğince ek savunma hakkı verilmesi gerektiği gözetilmeden sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanması,
3- TCK"nın 53. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının uygulanması bakımından, Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararının gözetilmesi lüzumu,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 09.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.