Mühür bozma - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2016/6516 Esas 2016/6141 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
21. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/6516
Karar No: 2016/6141
Karar Tarihi: 13.10.2016

Mühür bozma - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2016/6516 Esas 2016/6141 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir mühür bozma suçuyla ilgili dava dosyasında, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 193/2. maddesi gereğince sanığın hazır bulunmaması halinde, toplanan delillere göre mahkumiyet dışında bir karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Dosya kapsamına göre mahkumiyet dışında bir hüküm kurulması gerektiği anlaşıldığı için, sanığın sorgusu yapılmadan beraat kararı verildiği için hüküm CMK'nun 147 ve 191. maddelerine muhalefet edilerek bozulmuştur. Bu durumda, yasanın gerektirdiği şekilde sanığın sorgulanması gerektiğine ve delil takdiri ile hüküm kurulması gereken durumlarda sanığın sorgulanması zorunluluğuna dikkat çekilmiştir.
Kanun Maddeleri: 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 193/2. maddesi, CMK'nun 147. maddesi, CMK'nun 191. maddesi, 5353 sayılı Yasa
21. Ceza Dairesi         2016/6516 E.  ,  2016/6141 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Mühür bozma
HÜKÜM : Beraat

Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 20.10.2009 tarih, .... Esas ve ..... sayılı kararında belirtildiği üzere; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun "sanığın duruşmada hazır bulunmaması" başlığını taşıyan 193. maddesine, 01.06.2005 günlü Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 5353 sayılı Yasa ile eklenen 2. fıkrası gerekçesinde, "sanık hakkında, toplanan delillere göre mahkumiyet dışında bir karar verilmesi gerektiği kanısına varılırsa, sorgusu yapılmamış olsa dahi dava gıyabında bitirilebilir şeklinde düzenleme yapılmıştır. Böylece sanığın lehine bir düzenleme getirilmiş ve gereksiz yere davanın uzaması önlenmek istenmiştir" şeklinde açıklanmış olup, sanık hakkında, mahkumiyet dışında bir karar verileceği, toplanan delillerden anlaşılan hallerde, davanın gereksiz yere uzamaması için sorgusu yapılmadan da davanın bitirilmesi olanaklı hale gelmiştir. Bu bağlamda 5271 sayılı CMK"nun 193/2. maddesinin, dosya kapsamına göre mahkumiyet dışında bir hüküm kurulması gerektiğinin anlaşılması hali ile sınırlı olarak uygulama yerinin mevcut olduğu, delil takdiri ile hüküm kurulması gereken hallerde sanığın sorgusunun yapılması gerektiği, mühür bozma suçunun oluşabilmesi için mühürleme tutanağının tebliğinin zorunlu olmaması ve 12.06.2005 tarihli mühürleme tutanağının bir suretinin de dosyada olduğunun anlaşılması karşısında, sanığa iddianame okunup usulen sorgusu yapılmadan ve olay tarihinde sanığın olay mahallinde oturup oturmadığı da araştırılmadan soruşturma aşamasında verdiği ifadesi ile yetinilerek beraat kararı verilmek suretiyle CMK"nun 147 ve 191. maddelerine muhalefet edilmesi,
Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 13.10.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.








Hemen Ara