Tebliğname No : 9 - 2012/260165
Mahkemesi : İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi
Tarihi : 15.09.2011
Numarası : 2010/118 - 2011/146
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma, Silahlı terör örgütünün propagandasını yapma, Mala zarar verme


Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
15.09.2011 tarihli hükmün temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 24.07.2012 tarih ve 9-2012/40097 sayılı yazısı ile 6352 sayılı Kanunun geçici 2/1. maddesi uyarınca sanıkların hukuki durumunun değerlendirilmesi amacıyla dosyanın hükmü veren mahkemeye geri gönderilmesini müteakip, mahkemece sanık Şevket Aslan hakkında silahlı terör örgütünün propagandasını yapma suçundan kurulan mahkumiyet hükmü bakımından usule aykırı olarak duruşma açılmaksızın değerlendirme yapılıp 6352 sayılı Kanunun geçici 1/1-b maddesi uyarınca kovuşturmanın ertelenmesine karar verildiği, bu kararın anılan sanığın müdafiine tebliğ edildiği ve temyiz edilmeyerek kesinleştiği anlaşıldığından inceleme kapsamında olmadığı, yine temyizin ve iade işleminin kapsamında olan sanık Şevket Aslan hakkında silahlı terör örgütüne üye olma ve mala zarar verme ile sanık N.. D.. hakkında silahlı terör örgütüne üye olma, mala zarar verme ve silahlı terör örgütünün propagandasını yapma suçlarından ise mahkemece yeni bir hüküm kurulmaksızın 10.09.2012 tarihli yazı ile "silahlı terör örgütünün ./..

propagandasını yapma dışındaki suçlarla ilgili 6352 sayılı Kanun ile düzenleme yapılmadığı, dolayısıyla lehe kanun değerlendirmesinin söz konusu olmayacağı, sanık N.. D.. hakkında silahlı terör örgütünün propagandasını yapma suçundan verilen beraat kararından dönülerek kovuşturmanın ertelenmesine karar verilmesinin sanığın aleyhine olacağından" bahisle 15.09.2011 tarihli hüküm bakımından temyiz incelemesi yapılması için dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildiği, ancak Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 27.06.2006 tarih, 2006/172 E., 2006/168 K. sayılı ve 23.01.2007 tarih, 2006/143 E., 2007/8 K. sayılı kararları doğrultusunda, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının iade işleminin "bozma" etkisi gösteren ve temyiz sürecini sonlandıran nitelikte olduğu, iade işlemi üzerine 15.09.2011 tarihli hükmün bozularak ortadan kalktığı gözetilerek Mahkemece yeniden hüküm kurulduktan sonra dosyanın gönderilmesi gerektiği gözetilmeden, 10.09.2012 tarihli yazı ekinde gönderilen dosya içerisinde temyiz incelemesine konu olabilecek, hukuken geçerli ve mevcut bir hüküm bulunmadığı gibi böyle bir hükme yönelik temyiz istemi de bulunmadığından, inceleme yapılmasına yer olmadığına, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 16.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.