Zimmet - hizmet nedeniyle emniyeti suistimal - 3628 sayılı Kanuna muhalefet - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2013/16728 Esas 2014/12377 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
5. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/16728
Karar No: 2014/12377
Karar Tarihi: 17.12.2014

Zimmet - hizmet nedeniyle emniyeti suistimal - 3628 sayılı Kanuna muhalefet - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2013/16728 Esas 2014/12377 Karar Sayılı İlamı

5. Ceza Dairesi         2013/16728 E.  ,  2014/12377 K.

    "İçtihat Metni"



    Tebliğname No : 5 - 2012/142482
    MAHKEMESİ : Niğde Ağır Ceza Mahkemesi
    TARİHİ : 10/02/2012
    NUMARASI : 2009/161 Esas, 2012/29 Karar
    SUÇ : Zimmet, hizmet nedeniyle emniyeti suistimal, 3628 sayılı Kanuna muhalefet

    O.. A.. hakkında, zimmet suçundan beraet, 3628 sayılı Kanuna aykırılıktan zamanaşımı nedeniyle ortadan kaldırma; M.. Y.. hakkında, hizmet nedeniyle emniyeti suistimal ve 3628 sayılı Kanuna aykırılık suçlarından zamanaşımı nedeniyle ortadan kaldırma; H.. D.. hakkında, hizmet nedeniyle emniyeti suistimal ve 3628 sayılı Kanuna aykırılık suçlarından zamanaşımı nedeniyle ortadan kaldırma; A.. S.. hakkında, zimmet eyleminin resmi belgede sahtecilik olarak kabulüyle mahkumiyet, 3628 sayılı Kanuna aykırılık ve görevi kötüye kullanma suçlarından zamanaşımı nedeniyle ortadan kaldırma; Ö.. Ü.. hakkında, zimmet eyleminin resmi belgede sahtecilik olarak kabulüyle mahkumiyet, 3628 sayılı Kanuna aykırılık ve görevi kötüye kullanma suçlarından zamanaşımı nedeniyle ortadan kaldırma; M.. İ.. hakkında, 3628 sayılı Kanuna aykırılıktan beraet, zimmet eyleminin resmi belgede sahtecilik ve görevi kötüye kullanma suçlarını oluşturduğunun kabulüyle mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
    Sanık M.. İ.. hakkında 3628 sayılı Kanuna muhalefet suçundan verilen beraet hükmünün incelenmesinde;
    Delilleri takdir ve gerekçesi gösterilmek suretiyle verilen beraet hükmü usul ve kanuna uygun olduğundan katılanlar vekillerinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun hükmün ONANMASINA,
    Sanık O.. A.. hakkında zimmet suçundan verilen beraet hükmünün incelenmesinde;
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
    Ancak;
    Sanık hakkında 3628 sayılı Kanuna muhalefet suçundan açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle düşürülmesine karar verildiği ve tüm suçlardan beraet etmesinin söz konusu olmadığı gözetilmeden lehine vekalet ücretine hükmedilmesi,
    Kanuna aykırı, katılanlar vekilleri ile O yer C.Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, ancak bu cihetin yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanunun 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, 2 nolu hüküm fıkrasının vekalet ücretine ilişkin 2. paragrafının tümüyle çıkarılması suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
    Sanıklar O.. A.., M.. Y.., H.. D.., A.. S.. ve Ö.. Ü.. hakkındaki (hükmün 3 nolu bendi) kamu davalarının zamanaşımı nedeniyle ortadan kaldırılmasına ilişkin hükümlerin incelenmesinde;
    Sanıklar müdafiilerinin zamanaşımı nedeniyle ortadan kaldırma kararını temyizde hukuki yararları bulunmadığı gözetilerek yapılan incelemede;
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
    Ancak;
    Kamu davalarının zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddesi uyarınca düşmesi yerine ortadan kaldırılmasına karar verilmesi,
    Kanuna aykırı, katılan vekillerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu hususun yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasında yer alan "ortadan kaldırılmasına" ibaresinin "5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddesi uyarınca düşmesine" şeklinde değiştirilmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun olan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
    Sanıklar M.. İ.., A.. S.., Ö.. Ü.., H.. D.. ve M.. Y.. hakkındaki (hükmün 4-a,b,d,5-a nolu bentleri) hükümlerin incelenmesine gelince;
    Sanıklar müdafiilerinin zamanaşımı nedeniyle ortadan kaldırma kararını temyizde hukuki yararları bulunmadığı gözetilerek yapılan incelemede;
    Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
    Ancak;
    Sanıklardan M.. İ.."ın suç tarihlerinde Niğde Belediye başkanı, A.. S.."in fen işleri müdürü, Ö.. Ü.."ın ambar memuru, M.. Y.."in asfalt plenti operatörü, H.. D.."in ise ambarda akaryakıttan sorumlu işçi olarak görev yaptıkları, sanıklar hakkında ""Atabek Petrol Ltd. Şirketinden 2002-2003 yıllarında toplam 3.493.601 litre mazotun satın alınmadığı halde asfalt plenti tesisinde kulanılmak üzere, sahte teslim/tesellüm tutanakları ve harcama evrakları düzenlenmek ve karşılığı paranın şirket sahibi O.. A.."e ödenmiş gibi gösterilmek suretiyle paranın tüm sanıklar arasında paylaşılıp zimmetlerine geçirildiği"" iddiasıyla kamu davası açıldığı,
    Bozma sonrası getirtilerek incelenen kayıtlara, alınan bilirkişi raporlarına ve tüm dosya kapsamına göre, Atabek Petrol Ltd. Şirketine ait kayıtların uyumlu olduğu, suça konu motorinin tamamının belediye tarafından ilgili şirketten teslim alındığı, 2002 ve 2003 yıllarında motorinin bir kısmının asfalt plenti tesisinde kullanıldığı, ancak 2.447.601 litrelik akaryakıtın tesisde kullanılmayıp belediyenin ve kamunun başka iş ve işlemlerine harcandığı, akaryakıtın tamamının asfalt plenti tesisinde kullanılmış gibi evraklar tanzim edildiği şeklinde gerçekleştiği anlaşılan olayda, sanıkların sahte resmi belge düzenleme kastıyla hareket etmedikleri, eylemlerin tüm sanıklar yönünden bir bütün olarak zincirleme şekilde görevi kötüye kullanma suçunu oluşturduğu, buna bağlı olarak tebliğnamede yer alan nitelikli zimmet suçunun oluştuğuna dair görüşe iştirak edilemeyeceği, Anayasanın 83. maddesine göre, milletvekili olduğu dönemlerde yasama dokunulmazlığı bulunan sanık M.. İ.. yönünden milletvekili seçildiği 22/07/2007 ile bu görevinin sona erdiği 12/06/2012 tarihleri arasında geçen sürelerde TCK"nın 67/1. maddesi gereğince zamanaşımının işlemediği nazara alınmak suretiyle tüm sanıklar yönünden zamanaşımı üzerinde durularak bu şekilde hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden; eylemin bölünmesi yoluyla görevi kötüye kullanma suçundan M.. İ.. hakkında mahkumiyet, diğer sanıklar hakkında zamanaşımı nedeniyle ortadan kaldırma, M.. İ.., A.. S.. ve Ö.. Ü.. hakkında ise ayrıca zincirleme şekilde resmi belgede sahtecilik suçundan mahkumiyet hükümleri kurulması,
    Hüküm fıkrasının 4-b nolu bendiyle tayin edilen cezalardan 765 sayılı TCK"nın 59. maddesi uyarınca indirim yapıldığı sırada 3 yıl 4 ay 25 gün hapis cezaları yerine 2 yıl 16 ay 25 gün şeklinde eksik cezalar tayin edilmesi,
    765 sayılı TCK"nın 31. maddesi uyarınca kamu hizmetlerinden yasaklama süresinin 3 yıldan fazla olamayacağının gözetilmemesi,
    Sanık M.. İ.."ın bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik tarihlerde işlediği kabul edilen görevi kötüye kullanma suçu yönünden TCK"nın 43/1. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiğinin nazara alınmaması,
    Sanık M.. İ.. hakkında görevi kötüye kullanma suçundan tertip edilen erteli ceza yönünden deneme süresinin yasal ve yeterli gerekçe gösterilmeksizin 2 yıl olarak belirlenmesi,
    Yine somut kamu zararının nasıl gerçekleştiği ve ne miktarda olduğu gerekçeleriyle denetime imkan verecek şekilde karar yerinde gösterilmeden zararın giderilmediği şeklindeki yetersiz gerekçeyle sanık M.. İ.. hakkında görevi kötüye kullanma
    suçundan kurulan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
    Kanuna aykırı, sanıklar müdafileri, katılanlar vekilleri ve O yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 17/12/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara