Esas No: 2013/7922
Karar No: 2014/12160
Karar Tarihi: 04.12.2014
Görevi yaptırmamak için direnme - hakaret - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2013/7922 Esas 2014/12160 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : 4 - 2011/201597
MAHKEMESİ : Çarşamba 2. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 09/02/2011
NUMARASI : 2010/214 Esas, 2011/69 Karar
SUÇ : Görevi yaptırmamak için direnme, hakaret
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi;
Sanık A.. A.. hakkında hakaret suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın, CMK"nın 231/12. maddesi karşısında itiraza tabi olup temyiz olanağı bulunmadığından, aynı Kanunun 264. maddesi de gözetilerek temyiz isteğinin itiraz mahiyetinde kabulü ile merciince değerlendirilip gerekli kararın verilmesi mümkün görüldüğünden, incelemenin sanıklar A.. A.. ve A.. A.. hakkında görevi yaptırmamak için direnme suçundan kurulan hükümlere yönelik temyiz itirazlarıyla sınırlı olarak yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanık A.. A.. hakkında kurulan hükme yönelik yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
TCK"nın 265. maddesinde "seçenekli hareketli" ve "amaçlı bir fiil" olarak düzenlenen "görevi yaptırmamak için direnme" suçunun oluşabilmesi için kamu görevlisine karşı görevini yapmasını engellemek amacıyla, cebir veya tehdit kullanılmasının gerektiği, diğer yandan 265. maddenin 3. fıkrasında görevi yaptırmamak için direnme suçunun birden fazla kişi ile birlikte işlenmesinin bu suçun ağırlaştırıcı nedenlerinden birisi olarak düzenlendiği, ancak bu ağırlaştırıcı halin uygulanabilmesi için en az iki kişinin suçun icra hareketleri olan cebir veya tehdit kullanma fiillerini birlikte gerçekleştirmelerinin zorunlu olduğu, bu bilgiler ışığında somut olayın koşulları değerlendirildiğinde; dinlenen tüm tanıkların sanık A.. A.."ın keşif heyetine yönelik olarak cebir veya tehdit içeren bir söz yahut davranışta bulunmadığını, diğer sanığın keşif heyetine yönelik ve keşfin yapılmasına engel olmayı amaçlayan tehdit etme eylemine de
iştirak etmediğini özellikle ifade etmeleri, sanığın da üzerine atılı suçlamayı kabul etmediğini beyan etmesi karşısında, sanık A.. A.."ın olay sırasında direnme eylemini gerçekleştiren babasının yanında bulunması ve keşif heyetine yönelik tehdit içermeyen sözler sarf etmesinin direnme suçunu oluşturmayacağı gözetilmeden, oluşa, dosya kapsamına uygun düşmeyen yetersiz gerekçeler ve yanılgılı değerlendirme sonucu bu sanığın da mahkumiyetine, buna bağlı olarak A.. A.. hakkında da koşulları oluşmadığı halde TCK"nın 265/3. maddesinin uygulanmasına karar verilmesi,
Kabule göre de;
Suç tarihi itibarıyla altmış beş yaşının üzerinde olan, sabıkası bulunmayan, üzerine atılı suçu kabul edip pişman olduğunu beyan eden sanık A.. A.. hakkında, yargılama sürecindeki davranışları göz önünde bulundurularak takdiri indirim hükümleri de uygulanmak suretiyle hükmolunan iki yıl iki ay yirmi gün hapis cezasından ibaret mahkumiyet hükmünün, yaşı nedeniyle ertelenmesinin mümkün olması karşısında, adı geçen sanığın "pişmanım, beraetimi istiyorum, mahkemenizin aksi kanaatte ise hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını istiyorum" şeklindeki beyanının, lehine olan hükümlerin uygulanması istemi olarak değerlendirilip, hakkında TCK"nın 51. maddesinin uygulanması gerekip gerekmediğinin karar yerinde tartışılmaması,
Kanuna aykırı, sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 04/12/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.