Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2012/9378 Esas 2014/8634 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Ceza Dairesi
Esas No: 2012/9378
Karar No: 2014/8634
Karar Tarihi: 24.06.2014

Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2012/9378 Esas 2014/8634 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

İskilip Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada, sanık S'ın, eskiden evlenmek için ailesinden istediği ancak olumsuz yanıt aldığı mağdure E'yi kaçırmaya karar verdiği ve suç tarihinde mağdureyi, diğer sanıklar M ve Y'nin de yardımıyla kollarından tutarak araca bindirmeye çalıştıkları ancak direnişle karşılaştıkları ve olay yerindeki tanıkın müdahalesi sonucu eylemlerini tamamlayamadan uzaklaştıkları tespit edilmiştir. Mahkeme, sanıkların TCK'nın 109/2, 109/3-b, 109/5 ve 35. maddelerine göre cezalandırılmaları gerektiğini fakat yazılı gerekçelerle beraatlerine karar vermiştir. Temyiz itirazları üzerine, Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 19.10.2010 tarihli kararına atıfta bulunularak, suçtan zarar gören mağdure E'ye katılma hakkı tanınması ve sanıkların TCK'nın ilgili maddelerine göre cezalandırılmaları gerektiğine karar verilmiştir. Kararda geçen kanun maddeleri: TCK'nın 109/2, 109/3-b, 109/5 ve 35. maddeleri.
14. Ceza Dairesi         2012/9378 E.  ,  2014/8634 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İskilip Asliye Ceza Mahkemesi
    TARİHİ : 03.11.2010
    NUMARASI : 2008/37 Esas, 2010/190 Karar
    SUÇ : Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma

    Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi;
    03.11.2010 tarihli celsede, sanıkların iddianamede belirtildiği şekilde mahkûmiyetlerine karar verilmesini istediklerini belirterek şikayetini ortaya koyan müşteki vekiline davaya katılmak isteyip istemediği sorulmamış ise de; Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 19.10.2010 gün ve 2010/9-149 Esas, 2010/205 Karar sayılı kararında da belirtildiği üzere, müştekinin katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar gördüğü konusunda araştırma yapmayı gerektirecek bir tereddüt bulunmadığı ve vekilinin hükmü temyiz ederek katılma iradesini ortaya koyduğu görülmekle, CMK.nın 237/2. maddesi uyarınca suçtan zarar gören mağdure E.. K.."nın davaya katılmasına ve zorunlu vekil Av. İ.. Ç.."in katılan vekili olarak kabul edilmesine karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
    Mağdurenin aşamalardaki tutarlı beyanları, bu beyanları doğrular nitelikteki tanık F..n anlatımları ile mağdure hakkında düzenlenen adli rapor ve tüm dosya içeriğinden, sanık S.."nın daha önce birkaç kez evlenmek için ailesinden istediği ancak olumsuz yanıt aldığı mağdurenin başka birisiyle nişanlandığını öğrenmesi üzerine mağdureyi kaçırmaya karar verdiği, suç tarihinde evden çıkan mağdureyi sanıklar S..ve M..."nın kollarından tutarak diğer sanık Y..un kullandığı araca bindirmeye çalıştıkları, mağdurenin direnmesi ve tanık F..in sesleri duyarak müdahale etmesi üzerine eylemlerini tamamlayamadan oradan uzaklaştıklarının anlaşılması karşısında, sanıkların TCK.nın 109/2, 109/3-b, 109/5, 35. maddelerine göre cezalandırılmaları gerektiği gözetilmeyerek, yazılı gerekçelerle beraatlerine karar verilmesi,

    Kanuna aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK.nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 24.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara