Görevi kötüye kullanma - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2013/4202 Esas 2014/11649 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
5. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/4202
Karar No: 2014/11649
Karar Tarihi: 26.11.2014

Görevi kötüye kullanma - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2013/4202 Esas 2014/11649 Karar Sayılı İlamı

5. Ceza Dairesi         2013/4202 E.  ,  2014/11649 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname No : 4 - 2011/66996
    MAHKEMESİ : Mersin 3. Sulh Ceza Mahkemesi
    TARİHİ : 10/02/2010
    NUMARASI : 2008/320 Esas, 2010/172 Karar
    SUÇ : Görevi kötüye kullanma

    İlk derece mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
    Ancak;
    Hükümden sonra 19/12/2010 tarihinde yürürlüğe giren 6086 sayılı Yasanın 1. maddesi ile TCK"nın 257/1-2. madde-fıkralarında yer alan "kazanç" sözcüğünün "menfaat" olarak değiştirilmesi ve bu fıkralarda öngörülen cezaların alt ve üst sınırlarının da indirilmesi karşısında TCK"nın 7/2. madde-fıkrasındaki "suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur" hükmü gözetilerek, sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu,
    TCK"nın 53/1-a maddesindeki yetkiyi kötüye kullanmak suretiyle atılı suçu işlediği kabul edilen sanık hakkında aynı Kanunun 53/5. madde ve fıkrasının uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
    Sanık lehine olup diğer kişiselleştirme nedenlerinden önce değerlendirilmesi gereken 5271 sayılı CMK"nın 231/5. maddesinde düzenlenen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının verilebilmesi için, aynı maddenin 6. fıkrasında zararın giderilmesi koşulu öngörülmüş ise de, bu koşulun aranabilmesi için suçun niteliği veya işleniş biçimine ve doğurduğu sonuçlarına göre ortada somut ve belirlenebilir maddi bir zararın bulunmasının zorunlu olduğu, somut olayda ise bu nitelikte bir zararın bulunmadığı, adli sicildeki kaydında silinme koşullarının oluştuğu ve TCK.nın 50 ve 62.maddelerinin sanığın olumlu kişilik özellikleri gerekçe gösterilerek uygulanmış olduğu da nazara alınarak; bu gerekçe ve uygulamaylada çelişmeyecek biçimde hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının gerekip gerekmediğine karar verilmesi gerekirken, 231/6. maddedeki objektif ve subjektif koşullar değerlendirilmeksizin, dosya içeriğine uymayan “Sanığa verilen cezanın seçenek yaptırıma çevrilmiş olması, sanığın geçmişte kasıtlı suçtan mahkumiyetinin bulunması ve ayrıca katılan kurumun zararının giderilmemiş olması nedeniyle...” şeklindeki yetersiz gerekçelerle sanık hakkında CMK"nın 231/5. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,
    02/07/2012 tarihli 6352 sayılı Kanunun 100. maddesi ile CMK"nın 324/4. madde ve fıkrasına eklenen cümle uyarınca 20 TL ve altındaki yargılama giderlerinin kamu üzerinde bırakılması zorunluluğu,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321 ve 326/son maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 26/11/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.










    Hemen Ara