Esas No: 2019/1266
Karar No: 2021/3975
Karar Tarihi: 14.06.2021
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2019/1266 Esas 2021/3975 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 27.02.2015 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil, tazminat talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 26.02.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, davalı belediyenin 11.02.1998 tarih ve 98/81 sayılı encümen kararı ile yol olarak terkin edilen ve tescil beyannamesinde (a) harfi ile gösterilen 64 m²’lik taşınmazı 320.000,00TL bedelle davacıya sattığını, bedelin 28.07.1998 tarihinde yatırıldığını, ancak tapusunun verilmediğini belirterek; dava konusu yol vasfında (a) harfi ile gösterilen 64 m²’lik alanın tapusunun iptali davacı adına tesciline, bu mümkün olmadığı takdirde rayiç bedelin davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere şimdilik 80.000,00TL"nin tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, dava konusu taşınmazın satışına karar verilen Encümen Kararının 12.02.2015 tarih 104 sayılı Encümen Kararı ile iptal edildiğini bu nedenle davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, tapu iptali ve tescil talebinin reddine, alacak talebinin kısmen kabulüne 50.000,00TL rayiç bedelin dava tarihinden işleyecek faiziyle tahsiline karar verilmiştir.
Hükmü davalı vekili temyiz etmiştir.
Bilindiği üzere, mülga 1580 sayılı Belediye Kanununun 70 ve 13.07.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5393 sayılı Belediye Kanununun 18/e maddesinde Belediye Meclisi’nin "…Taşınmaz mal alımına, satımına, takasına, tahsisine, tahsis şeklinin değiştirilmesine veya tahsisli bir taşınmazın kamu hizmetinde ihtiyaç duyulmaması halinde tahsisin kaldırılmasına; üç yıldan fazla kiralanmasına ve süresi otuz yılı geçmemek kaydıyla bunlar üzerinde sınırlı aynî hak tesisi…" konularında karar vereceği düzenlenmiştir. Bunun yanı sıra 5393 Sayılı Yasanın 34/g maddesinde de "…Taşınmaz mal satımına, trampasına ve tahsisine ilişkin meclis kararlarını uygulamak; süresi üç yılı geçmemek üzere kiralanmasına…" Belediye Encümeni tarafından karar verileceğini belirten hüküm uyarınca, Belediye Meclisi taşınmaz satımında Belediye Encümeni’ne yetki verebilir. 1580 Sayılı Belediye Kanununun 70 ve 83. maddelerine yorum getiren gerek adli gerekse idari yargı kararlarında belediye taşınmazlarının satışına karar verme yetkisinin, belediye meclislerine ait olduğu ilkesi benimsenmiş ve yargısal uygulama ile istikrar kazanmış iken, bu defa 13.7.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5393 sayılı Yasa ile 1580 sayılı Belediye Kanunu yürürlükten kaldırılmış ve 5393 sayılı Yasanın 18/e ve 34/g maddesi hükmü ile belediyeye ait taşınmazların satışı yine belediye meclisinin kararına bağlı kılınmış, meclisin kararı doğrultusunda belediye encümeninin tasarrufa yetkili olduğu kabul edilmiştir. Buna göre, belediye encümeni tarafından yapılan Belediye’ye ait taşınmaz mal satışlarının geçerli olabilmesi için, belediye meclisi tarafından Belediye Encümeni’ne yetki verilmesi gerekmektedir. Davacıya satışın encümen kararı ile yapıldığı ve encümen kararının meclis kararına dayanmadığı anlaşıldığından davaya konu satış işleminin geçerli olmadığı kabul edilmelidir. Ne var ki; sözleşmenin geçersiz olduğunun kabul edilmesi halinde, sözleşmenin tarafları sözleşme gereğince, karşı tarafa verdiklerini varsa munzam zararları ile birlikte geri isteyebilirler. Bu nedenle ödeme tarihinden bu davanın açıldığı tarihe kadar geçen sürede enflasyon nedeniyle paranın satın alma gücünde meydana gelen azalma gözetilerek denkleştirici adalet ilkesi gereği paranın dava tarihine kadar ulaştığı miktar bilirkişiye hesap ettirilerek bulunacak rakam üzerinden tazminat talebin kabulüne karar verilmesi gerekirken, mahkemece belirlenen rayiç değere hükmedilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14.06.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.