Esas No: 2014/2184
Karar No: 2014/7913
Karar Tarihi: 11.06.2014
Nitelikli cinsel saldırı - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2014/2184 Esas 2014/7913 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : 14 - 2014/38332
MAHKEMESİ : Ankara 6. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 14.11.2013
NUMARASI : 2012/412 Esas, 2013/362 Karar
SUÇ : Nitelikli cinsel saldırı
Mahalli mahkemece verilen hüküm sanık müdafii tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine; dosya Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye gönderilmekle 28.05.2014 Çarşamba saat 13:30"a duruşma günü tayin olunarak sanık müdafiine çağrı kâğıdı gönderilmişti.
Belli günde Hâkimler Kurulu duruşma salonunda toplanarak Yargıtay Cumhuriyet Savcılarından M.. A.. hazır olduğu halde oturum açıldı.
Yapılan tebligat üzerine sanık müdafiin gelmediği, ayrıca bir talepte de bulunmadığı anlaşılmakla Yargıtay Cumhuriyet Savcısının uygun görülen talep ve mütalaası dairesinde DURUŞMASIZ inceleme yapılmasına oybirliğiyle karar verilerek, vaktin darlığına binaen dosyanın incelenmesi başka bir güne bırakılmıştı.
Bugün dava evrakı incelenerek aşağıda yazılı karar ittihaz olundu.
Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Sağlık Kurulu’nun 11.11.2013 tarihli A 1.... numaralı raporunda; mağdurenin, hafif derecede zeka geriliği nedeniyle kendini savunma yeteneğinin etkilenebileceğinin, Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi Sağlık Kurulu"nun 01.10.2012 tarihli 32783 numaralı raporunda da; hafif derecede mental retardasyon tanısı ile kendisine yöneltilen fiilin anlam ve sonuçlarını kavrama yeteneğine sahip olmadığının belirtilmesi karşısında, mağdurenin akıl hastası olup olmadığı, maruz kaldığı fiile beden ve ruh bakımından mukavemet edip edemeyeceği, akıl hastalığının hekim olmayanlarca anlaşılıp anlaşılmayacağı ve beyanlarına itibar edilip edilmeyeceği hususlarında, Adli Tıp Kurumu ilgili ihtisas kuruluna sevkinin sağlanarak hakkında ayrıntılı rapor alınmasından sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiğinin düşünülmemesi,
Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Sağlık Kurulu’nun aynı raporunda; mağdurenin 11.02.2013 tarihinde sezeryan ile doğum yapmış olması nedeniyle beden sağlığının kalıcı olarak bozulduğu belirtilmiş ve bu rapora istinaden TCK.nın 102/5. maddesi uygulanmış ise de bu durumun cinsel saldırının doğrudan değil, dolaylı bir sonucu olması karşısında, doğumun sezeryanla gerçekleşmiş olmasının beden sağlığı bozukluğu olarak değerlendirilemeyeceği,yine aynı raporda mağdurede cinsel saldırı nedeniyle travma sonrası stres bozukluğu ve depresyon geliştiğinin, ruh sağlığının kalıcı olarak bozulup bozulmadığının 6 ay sonra yapılacak izlem ile belirlenebileceğinin belirtilmesi karşısında, öngörülen süre sonunda mağdurenin ruh sağlığının bozulup bozulmadığı yönünde alınacak rapor sonucuna göre TCK.nın 102/5. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 11.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.