Görevi yaptırmamak için direnme - hakaret - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2013/8055 Esas 2014/11047 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
5. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/8055
Karar No: 2014/11047
Karar Tarihi: 17.11.2014

Görevi yaptırmamak için direnme - hakaret - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2013/8055 Esas 2014/11047 Karar Sayılı İlamı

5. Ceza Dairesi         2013/8055 E.  ,  2014/11047 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname No : 4 - 2011/66140
    MAHKEMESİ : Bakırköy 8. Asliye Ceza Mahkemesi
    TARİHİ : 11/03/2010
    NUMARASI : 2007/369 Esas, 2010/211 Karar
    SUÇ : Görevi yaptırmamak için direnme, hakaret

    Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
    Ancak;
    Sanığın, müşteki polis memurlarınca kendisine hakaret edilmesi üzerine olayın başladığı ve sonrasında dövüldüğüne ilişkin savunması karşısında, öncelikle olay anında yanında bulunan ve görgüye dayalı bilgisi bulunabilecek eşi B..T..’nin duruşmalara katılması sağlanarak konuyla ilgili ayrıntılı beyanlarının alınmasından sonra vücudunda çeşitli yaralanmalar bulunduğuna dair 16/02/2007 tarihli Adli Tıp Raporu da göz önüne alınarak hakkında TCK"nın 29 ve 129. maddelerinin uygulanması gerekip gerekmediğinin tartışılmaması,
    Hakaret suçundan hüküm kurulurken temel cezanın doğrudan TCK"nın 125/3-a maddesi gereğince tayini gerektiğinin gözetilmemesi,
    Görevi yaptırmamak için direnme suçunu birden fazla kamu görevlisine karşı, hakaret suçunu ise alenen işleyen sanık hakkında TCK"nın 43/2 ve 125/4. maddelerinin uygulanmaması,
    5271 sayılı CMK"nın 231/5. maddesinde düzenlenen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının verilebilmesi için, aynı maddenin 6. fıkrasında zararın ödenmesi koşulu öngörülmüş ise de, bu koşulun aranabilmesi için suçun niteliği veya işleniş biçimine ve doğurduğu sonuçlarına göre ortada maddi bir zararın bulunmasının zorunlu olduğu, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun, Dairemizce de benimsenen 03/02/2009 tarih ve 2008/11-250 Esas, 2009/13 sayılı Kararında da açıklandığı üzere, CMK"nın 231/6-c maddesinde düzenlenen "giderilmesi gereken zarar" kavramının, somut, belirlenebilir maddi zarar olduğu, manevi zararı kapsamadığı gözetilerek suç tarihinde sabıka kaydı bulunmayan ve kişiliği hakkındaki olumsuzlukların nelerden ibaret olduğu tartışılmayan sanık hakkında, atılı suç nedeniyle oluşan zarar somut olarak da belirlenmeden, “mağdurların zararını gidermeyen sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaat hasıl olmadığından” şeklinde soyut ve yeterli olmayan gerekçelerle anılan hükmün uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,
    Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK"nın 321 ve 326/son maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 17/11/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Hemen Ara