Esas No: 2019/847
Karar No: 2020/5481
Karar Tarihi: 30.11.2020
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2019/847 Esas 2020/5481 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada Gürpınar Asliye Hukuk Mahkemesi"nce bozmaya uyularak verilen 23.05.2018 tarih ve 2018/35-2018/109 sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesinin davacı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında 01.01.2000 tarihinde tarımsal kredi sözleşmesi imzalandığını, davalının söz konusu kredinin 1.916,00 TL ana para 10.854,00 TL faizi olmak üzere toplam 12.770,00 TL"lik kısmını ödemediğini, kredi sözleşmesinde uygulanacak temerrüt faizi oranının %30 olarak belirlendiğini ileri sürerek 12.770,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek %30 temerrüt faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı, alacağın zamanaşımına uğradığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, davaya konu alacağın tahsili için işbu davanın açılmasından önce ilamsız icra takibi yapıldığı, takip sürecinde borçlunun hacze kabil malı bulunmadığı tespit edildiğinden asıl alacak, işlemiş faiz ve masraflar olmak üzere toplam 9.329,00 TL için 17.12.2008 tarihinde borç ödemeden aciz vesikası düzenlendiği, davacı yanca aciz vesikasının düzenlendiği tarihten sonrası için işlemiş faiz talep edilmişse de, İİK 143/4. maddesine göre, aciz vesikasında yazılı alacak miktarı için faiz talep edilemeyeceği, davacının ancak aciz vesikasının düzenlendiği tarihe kadar olan işlemiş akdi faizi talep edebileceği, talep edilen alacağa dava tarihinden itibaren temerrüt faizi işletilmesi talebinin de aynı gerekçeyle yerinde olmadığı, davalının davaya konu kredi borcu sebebiyle 61,80 TL kısmi ödemede bulunduğu, TBK’nın 100/1. maddesi gereğince bu ödemenin öncelikle faiz alacağından mahsup edilmesi gerektiği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne, 1.916,00 TL’si ana para, 6.744,86 TL’si ise işlemiş faiz olmak üzere toplam 8.660,86 TL alacağın davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 10,00 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 30.11.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.