Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2012/12536 Esas 2013/146 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
18. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/12536
Karar No: 2013/146
Karar Tarihi: ...01.2013

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2012/12536 Esas 2013/146 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı, eşi olmayan evlatlık olan davalının evlat edinilmesi için dava açmıştır. Ancak, mahkeme davanın reddine karar vermiştir. Temyiz eden tarafından yapılan itirazlar kabul edilerek, mahkeme kararı yanlış bulunmuştur. Türk Medeni Kanunu'na göre, evlat edinenin altsoyunun açık muvafakatıyla ergin olanların; evlat edinen tarafından küçükken en az beş yıl süreyle bakılıp gözetilmiş ve eğitilmiş olması veya diğer haklı sebeplerin bulunması ve evlat edinilenin en az beş yıldan beri evlat edinen ile aile hâlinde birlikte yaşamaları durumunda evlat edinebilecekleri belirtilmektedir. Ayrıca, evlat edinilme sırasında evlat edinecek kişinin soyadının alınabileceği ve evlatlıkla ilgili kesinleşmiş mahkeme kararının her iki nüfus kütüğüne de işleneceği ve evlatlıkla ilgili kanun maddeleri de belirtilmiştir.
18. Hukuk Dairesi         2012/12536 E.  ,  2013/146 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Dava dilekçesinde, davacının davalıyı evlât edinmesine karar verilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Davacı dava dilekçesinde; davacının, eşi .........ın evlâtlığı ..."ı, ... yıldır bakıp büyüttüğünü belirterek evlât edinmesine karar verilmesini istemiş, mahkemece evlât edinilmek istenenin, davacının eşinin biyolojik çocuğu olmayıp evlâtlığı olduğu, evlât edinme şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Dosya içindeki bilgi ve belgelerden; davacının, eşi ............ ile 01.02.1969 tarihinde evlendikleri, müşterek çocuklarının bulunmadığı, eşinin ....09.1980 doğumlu davalı ..."ı evlât edinmek için dava açtığı ..... Sulh Hukuk Mahkemesinin ........1985 tarih ve 1985/302-1985/344 sayılı kararı ile talebin kabulü üzerine ....01.1986 tarihinde evlât edindiği, davacının eşi ile birlikte en az beş yıl süreyle davalıya bakıp onun eğitimi ile ilgilendiği, aile halinde birlikte yaşadıkları, davalının eşinin de evlât edinmeye rızasının bulunduğu anlaşılmaktadır.
    Türk Medeni Kanunu"nun 313. maddesinde, evlât edinenin altsoyunun açık muvafakatıyla ergin olanların; evlât edinen tarafından küçükken en az beş yıl süreyle bakılıp gözetilmiş ve eğitilmiş olması veya diğer haklı sebeplerin bulunması ve evlât edinilenin en az beş yıldan beri evlât edinen ile aile hâlinde birlikte yaşamaları durumunda evlât edinebilecekleri, evli bir kimsenin ancak eşinin rızasıyla evlât edinilebileceği, bunların dışında küçüklerin evlât edinilmesine ilişkin hükümlerin kıyas yoluyla uygulanacağı, 306. maddesinde de; eşlerin ancak birlikte evlât edinebilecekleri evli olmayanların birlikte evlât edinemeyecekleri, eşlerin en az beş yıldan beri evli olmaları veya otuz yaşını doldurmuş bulunmaları gerektiği, eşlerden birinin en az iki yıldan beri evli olmaları veya kendisinin otuz yaşını doldurmuş bulunması koşuluyla diğerinin çocuğunu evlât edinebileceği, 314. maddesinde de evlât edinme ile ana ve babaya ait olan hak ve yükümlülüklerin evlât edinene geçeceği, evlâtlığın evlât edinenin mirasçısı olacağı, ergin olan

    evlâtlığın evlât edinilme sırasında dilerse evlât edinenin soyadını alabileceği, eşler tarafından birlikte evlât edinilen ve ayırt etme gücüne sahip olmayan küçüklerin nüfus kaydına ana ve baba adı olarak evlât edinen eşlerin adları yazılacağı, evlâtlığın miras ve başka haklarının zedelenmemesi aile bağlarının devam etmesi için evlâtlığın naklen geldiği aile kütüğü ile evlât edinenin aile kütüğü arasında her türlü bağın kurulacağı, ayrıca evlâtlıkla ilgili kesinleşmiş mahkeme kararının her iki nüfus kütüğüne de işleneceği, 500. maddesinde ise, evlâtlık ve altsoyunun, evlât edinene kan hısımı gibi mirasçı olacağı hükme bağlanmıştır.
    Evlât edinilen ile evlât edinen arasında mahkeme kararı ile bir soybağı ilişkisi kurulmakta olup 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu"nun genel sistematiği incelendiğinde, kanun koyucunun evlât edinenin altsoyu ile evlâtlığı arasında bir ayrım gözetmediği aksine aynı konumda değerlendirdiği dikkate alındığında; davacının eşi ile 01.02.1969 tarihinde evlendikleri, bu evliliklerinden çocuklarının olmadığı, eşinin davalıyı muvafakatı ile evlât edindiği, o tarihten itibaren davalının müşterek çocukları gibi yanlarında yaşadığı ve davacıyı anne olarak kabul ettiği, evlât edinmenin yasada öngörülen tüm koşullarının da gerçekleştiği, TMK"nun 306. maddesinde yer alan "diğerinin çocuğunu evlat edinebilir" deyimini, evlât edinilenin lehine ve yararına uygun olarak geniş yorumlayıp bu deyimin, üvey çocukların yanında ayrıca evlatlıkları da kapsadığını kabul etmenin kanunun ruhuna daha uygun bulunduğu anlaşıldığından, mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yerinde olmayan gerekçelerle reddi doğru görülmemiştir.
    Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, ....01.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.









    Hemen Ara