Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2008/1866 Esas 2012/1694 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
5. Ceza Dairesi
Esas No: 2008/1866
Karar No: 2012/1694
Karar Tarihi: 07.03.2012

Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2008/1866 Esas 2012/1694 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Bu mahkeme kararı, bir suçun işlenmesiyle ilgili olarak verilen cezaların, kanuni düzenlemelere uygun olarak belirlenmesi gerektiğini vurgulamaktadır. Kararda, suçun 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 53/1-a maddesindeki yetkinin kötüye kullanılması suretiyle işlendiği kabul edilmiş ve aynı Kanun'un 53/5. maddesinin uygulanması gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, sanığın etkin pişmanlık hükümlerine uygun hareket ettiği belirtilerek ceza indirimi yapılmıştır. Kararda ayrıca, zimmet suçundan mahkum olan sanığın cezasından, TCK'nın 248/1. maddesi uyarınca 2/3 yerine aynı Kanun'un 248/2. maddesi gereğince 1/3 oranında indirim yapılması gerektiği belirtilmiştir. Kararda geçen kanun maddeleri şöyledir:
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu [Madde 248]
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu [Madde 53]
- 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu [Madde 307]
- 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu [Madde 2]
- 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu [Madde 158]
- 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu [Madde 160]
- 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu (Mülga) [Madde 326]
5. Ceza Dairesi 2008/1866 E., 2012/1694 K.

5. Ceza Dairesi 2008/1866 E., 2012/1694 K.

  • ETKİN PİŞMANLIK
  • ÖDEME İRADESİ
  • ZİMMET
  • 5237 S. TÜRK CEZA KANUNU [ Madde 248 ]
  • 5237 S. TÜRK CEZA KANUNU [ Madde 53 ]
  • 5271 S. CEZA MUHAKEMESİ KANUNU [ Madde 307 ]
  • 5271 S. CEZA MUHAKEMESİ KANUNU [ Madde 2 ]
  • 5271 S. CEZA MUHAKEMESİ KANUNU [ Madde 158 ]
  • 5271 S. CEZA MUHAKEMESİ KANUNU [ Madde 160 ]
  • 1412 S. CEZA MUHAKEMELERİ USULÜ KANUNU (MÜLGA) [ Madde 326 ]
  • "İçtihat Metni"

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:

    Suçun 5237 sayılı Yasa"nın 53/1-a maddesindeki yetkinin kötüye kullanılması suretiyle işlendiğinin kabul edilmesi karşısında aynı Yasa"nın 53/5. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi aleyhe temyiz bulunmadığından, TCK"nın 43. maddesi ile uygulama yapılırken 8 yıl 16 ay 15 gün yerine 9 yıl 4 ay 15 gün hapis cezasına hükmolunması ise sonuç cezanın doğru olarak belirlenmesi sebebiyle sonuca etkili olmadığından bozma nedeni sayılmamış, bozma üzerine yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sair temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.

    Ancak;

    CMK"nın 2/e, 158/1 ve 160. maddelerine ve Ceza Genel Kurulu"nun Dairemizce de benimsenen 17.10.2006 gün ve 2006/5-165-213 sayılı Kararına göre; soruşturmanın, "kanuna göre yetkili mercilerce suç şüphesinin öğrenilmesinden iddianamenin kabulüne kadar geçen evreyi" ifade ettiği ve soruşturmanın Cumhuriyet Başsavcılığı veya kolluk makamlarınca suçun işlendiğinin öğrenilmesiyle başladığı dikkate alınarak, sanığın, Cumhuriyet Başsavcılığı"na yapılan ve 16.01.2001 tarihinde havale edilen suç duyurusundan önce 02.02.2001 günlü iddianameye konu 1.818.350.000 lira parayı tamamen iade ettiği, dava açıldıktan sonra abonelerin müracaatı üzerine ortaya çıkan 300.300.000 lirayı ise 27.12.2001 tarihinde ödediği, bu zimmet miktarına ilişkin olarak da Dairemizin bozma ilamı sonrasında 02.11.2004 tarihli ek iddianame ile kamu davasının açıldığı, ödenen miktarların toplamına nazaran sanığın ödeme iradesinin soruşturma başlamadan önceye yönelik olduğu gözetilerek, cezasından 5237 sayılı TCK"nın 248/1. maddesi uyarınca 2/3 yerine aynı Kanun"un 248/2. maddesi gereğince 1/3 oranında indirim yapılması sonucu fazla ceza tayini,

    5237 sayılı TCK"nın 53/1. maddesine göre anılan madde ve fıkrada belirtilen hakları kullanmaktan yoksun bırakılmanın, kasten işlenmiş bir suçtan dolayı verilen hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olması karşısında anılan maddenin birinci fıkrasında sayılan hakların tamamı ile ilgili yoksun bırakma kararı verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,

    Ceza miktarı bakımından kazanılmış hak nedeniyle indirim yapılırken, 5320 sayılı Ceza Muhakemeleri Kanunu"nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun"un 8/1. maddesi uyarınca uygulama maddesinin halen yürürlükte olan 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesi yerine, 5271 sayılı CMK"nın 307. maddesinin yazılması,

    Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi uyarınca (BOZULMASINA), 07.03.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara