Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin görevsizliğine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

- K A R A R -

Davacı vekili, davacı ile davalının evli oldukları dönemde davalının davacıya tehditle senet imzalattığı ve ertesi günü boşanma davası açtığı, davalının davacının kendisinden hiçbir şey talep etmemesi hâlinde dava konusu senetleri davacıya vereceğini söylemesine rağmen boşanma sonrası iade etmeyerek ve yazıların çoğunu sonradan doldurarak icra takibi başlattığı, senetle üzerinde "malen" ibaresinin yer aldığı, taraflar arasında hiçbir şekilde mal alım satımı olmadığı, davalının davacıya ne sebeple borçlanmış olabileceğinin davalı tarafından ortaya konulmadığı, söz konusu senetlerin bedelsiz olduğu iddialarıyla icra takibine konu senetlerden dolayı davacının borçlu olmadığının tespitine ve senetlerin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, davacının dava konusu senetlerin kendisinden zorla alındığı iddiasının gerçeği yansıtmadığını, eski eşi ile boşanma kararını anlaşarak aldıklarını, eski eşi ile boşandıktan sonra da iletişimi sürdürdüklerini ve dâhi davacının başka senetler tanzim ettiği, icra dairesinden davacıya gönderilen senetlere itiraz edilmediği, davacının senetleri ödeyeceğine dair mesaj attığı savunmasıyla davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, uyuşmazlığın 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4/1.maddesinin b, c, d, e, f, bendlerinde sayılan dava ve işlerden olmadığı, davaya genel görev kuralları gereği asliye hukuk mahkemesi"nin bakması gerektiği, görev hususunun re’sen nazara alındığı ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 114. maddesi gereği mahkemenin görevinin dava şartı olması sebebi ile HMK’nın 115. maddesi uyarınca dava şartı noksanlığı sebebi ile davanın usûlden reddine, mahkemenin görevsizliğine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dava TTK’nın kıymetli evrak bölümünde düzenlenen bonoya yönelik menfi tespit davasıdır. TTK’nın 4/1-a ve 5. maddeleri gereği davaya bakmaya görevli mahkeme asliye ticaret mahkemesidir. Bu nedenle işin esasına girilmesi gerekirken görevsizlik kararı verilmesi doğru olmamış kararın bozulması gerekmiştir.


SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 21/01/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.