Kasten öldürme - kasten yaralama - Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2018/1213 Esas 2020/307 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/1213
Karar No: 2020/307
Karar Tarihi: 04.02.2020

Kasten öldürme - kasten yaralama - Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2018/1213 Esas 2020/307 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilen kararda, sanıkların kasten öldürme ve kasten yaralama suçlarından yargılandıkları belirtilmektedir. Sanık... hakkında TCK'nin 81, 62, 53, 58. maddeleri uyarınca 25 yıl hapis cezası verilmiş, diğer sanıkların ise suçlarına dair yeterli delil bulunmadığından beraat etmelerine karar verilmiştir. Kararda, sanık... için haksız tahrik koşullarının mevcut olduğu fakat suçu inkar ettiği gerekçesi ile uygulanamayacağından bahsedilmiştir. Ayrıca, sanık...ın fırlattığı taşın niteliği tespit edilemediği için silah kabul edilemeyeceği belirtilerek düşme kararı verilmiştir. Kararda geçen kanun maddeleri TCK'nin 81, 62, 53, 58, 73/4 ve 29. maddeleri ile CMK'nun 223/2-e ve 223/8. maddeleridir.
1. Ceza Dairesi         2018/1213 E.  ,  2020/307 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Kasten öldürme, kasten yaralama
    HÜKÜM : Sanık ... hakkında; TCK"nin 81, 62, 53, 58. maddeleri uyarınca 25 yıl hapis cezası,
    Sanık ... hakkında; TCK"nin 73/4 ve CMK"nin 223/8. maddeleri uyarınca hakkındaki davanın düşürülmesine,
    Sanık ... hakkında; TCK"nin 73/4. ve CMK.nun 223/8.maddeleri uyarınca hakkındaki davanın düşürülmesine,
    Sanık ... hakkında; CMK"nin 223/2-e maddesi uyarınca beraatına ilişkin

    TÜRK MİLLETİ ADINA

    A) Sanık ... hakkında kurulan beraat hükmü ile sanık ... hakkında kurulan düşme hükmüne yönelik yapılan incelemede;
    Sanık ... hakkında elde edilen delillerin hükümlülüğe yeter nitelik ve derecede bulunmadığı, sanık ...’in eyleminin basit yaralama suçu kapsamında kaldığı ve şikayetin bulunmadığı, gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, sanık ... müdafiinin; müvekkili hakkında beraat kararı verilmesi gerektiğine, katılanlar vekilinin; sanık ...’in müşterek fail olarak cezalandırılması gerektiğine, katılan ...’in; her iki sanığın da kasten öldürme suçundan cezalandırılmaları gerektiğine yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin tebliğnamedeki düşünce gibi ONANMASINA,
    B) Sanıklar ... hakkında kurulan hükümlere yönelik yapılan incelemede;
    Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık ...’ın maktul ...’u kasten öldürme suçu ile sanık ...’un maktul ...’a yönelik eyleminin sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde sanık ... hakkında suç niteliği tayin, cezayı azaltıcı takdiri indirim sebeplerinin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, sanıkların savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, duruşmalı olarak incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma nedenleri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık ... müdafiinin; sübuta, meşru savunmaya, haksız tahrike, katılanlar vekilinin; sanık ...’un müşterek fail olarak cezalandırılması gerektiğine, katılan ...’in; tüm sanıkların kasten öldürme suçundan cezalandırılmaları gerektiğine yönelen ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
    Ancak;
    Oluşa ve dosya kapsamına göre, maktul ..., sanık ... diğer sanıklar ve bir kısım tanıkların birbirlerini tanıdıkları, olay günü gece saat 22.30 sıralarında her biri kendi arkadaşlarıyla bir okulun bahçesinde ve civarında alkol alıp uyuşturucu kullandıkları, maktulün aldığı alkol ve uyuşturucu nedeniyle saldırgan bir hal aldığı, diğer sanık ..."la tartıştığı, aynı yerde bulunan diğer sanık ve tanıkların bulunduğu ortamda bağırarak "bana daha fazla uyuşturucu bulun" demesine tepki gösteren diğer sanık ..."in yakasından tutarak ittirmesiyle karşılıklı hakaret edip yumruklaştıkları, orada bulunanların araya girdiği, o sırada olay yerine gelen sanık ..."ın da tarafların ayrılmasına yardımcı olduğu, tanık ..."ın, maktulün uyuşturucunun etkisinde olduğunu söyleyerek sanık ..."e tepki gösterdiği, sanık ... ve yanındakilerin maktulün sakinleşmesi için araca bindirdikleri, diğer sanıklar ...un sövmeye devam etmesi nedeniyle maktulün bir bıçakla araçtan indiği, orada bulunan herkese küfür ettiği, bunun üzerine sanık ..."ın maktule "neden bıçak gösteriyorsun abi, bıçak çekince bak farklı olur, kime emanet çekiyorsun, gel buraya bakalım" dediği, maktul ile sanık ..."ın orada bulunan kahvehanenin önüne doğru gittikleri, burada yaşanan arbedede sanık ..."ın çıkardığı bıçakla maktulü sırtından bıçaklamak suretiyle yere düşürdüğü, maktulün aldığı bıçak darbesi sonucu yere düştükten sonra kalkıp kaçmaya başladığı, sonrasında sanık ..."un yerden aldığı taşı kaçan maktule doğru fırlattığı, taşın maktulün arkasına denk geldiği, sanık ..."ın da kaçan maktulün peşinden koştuğu, diğer şahısların dağıldıkları, etrafta bulunanların haber vermesiyle hastaneye kaldırılan maktulün kesici delici alet yaralanmasına bağlı iç organ kesilmesinden gelişen iç kanama sonucu öldüğü olayda,
    1- Maktulün araçtan bıçakla indikten sonra, sanık ..."a yönelik olmasa da bıçak çekmesi, herkese yönelik küfretmesi ve sanık ..."la birlikte kahvehanenin önüne doğru gittiklerinde aralarında arbede yaşanmış olması birlikte değerlendirildiğinde, 1/4 ile 3/4 arasında indirim oranı öngören TCK"nin 29. maddesi kapsamında sanık lehine asgari oranda haksız tahrik koşulları oluştuğu halde, susma hakkı da olan sanığın suçunu inkar ettiği gerekçesi ile hakkında haksız tahrik hükümlerinin uygulanamayacağından bahisle, yazılı şekilde hüküm kurulması,
    2- Sanık ..."un maktulün peşinden fırlattığı taşın maktule isabet etmesiyle basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde yaralama eyleminin TCK"nin 6. maddesi uyarınca silahtan sayılan taşla gerçekleştirilmiş olması nedeniyle takibinin şikayete bağlı olmadığı halde, yazılı şekilde sanığın fırlattığı taşın bulunamaması nedeniyle niteliği tespit edilemediğinden dolayı silah kabul edilemeyeceğinden bahisle düşme kararı verilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün tebliğnamedeki düşünce gibi BOZULMASINA, 04/02/2020 gününde oy birliği ile karar verildi
    04/02/2020 gününde verilen işbu karar Yargıtay Cumhuriyet savcısı ..."in huzurunda ve duruşmada savunmasını yapmış bulunan sanık ... müdafii Avukat ..."nun yokluğunda 06/02/2020 gününde usulen ve açık olarak anlatıldı.








    Hemen Ara