Esas No: 2020/134
Karar No: 2020/306
Karar Tarihi: 04.02.2020
Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2020/134 Esas 2020/306 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Sanıklar ..., ... ve ... hakkında, Çankırı Cumhuriyet Başsavcılığının 03/06/2004 tarihli iddianamesi ile mağdurlar ... ve ..."ye yönelik yaralama, tehdit ve hürriyeti tahdit suçlarından TCK"nin 64/1. maddesi delaleti ile aynı Yasanın 456/4, 188/1 ve 180/1. maddeleri gereğince cezalandırılmaları istemiyle açılan kamu davasında, Çankırı Ağır Ceza Mahkemesinin 31/05/2007 tarih ve 2004/67 esas, 2007/63 karar sayılı kararı ile sanıklar hakkında tüm suçlardan kurulan beraat hükmünün o yer Cumhuriyet Savcısı tarafından temyiz edilerek Dairemizin 11/02/2016 gün ve 2012/2924 Esas, 2016/987 Karar sayılı kararıyla bozulması üzerine, ÇANKIRI Ağır Ceza Mahkemesinin 11/07/2017 gün ve 2016/39 Esas, 2017/66 Karar sayılı kararıyla yağma ve hürriyeti tahdit suçlarından kurulan mahkumiyet hükmünün onanmasına dair Dairemizin 29/01/2019 gün ve 2017/3902 esas, 2019/342 karar sayılı kararına karşı, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 09/01/2020 gün ve KD-2019/126904 sayılı yazısı ile;
"Sanıklar ..., ..., ... hakkında başlangıçta Çankırı Cumhuriyet Başsavcılığının 03/06/2004 tarih ve 2004/322 hazırlık sayılı iddianamesiyle hürriyeti tahdit suçundan mülga 765 sayılı TCK"nin 64/1. maddesi delaleti ile aynı Yasanın 180/1. maddesi gereğince cezalandırılması istemiyle kamu davası açılması, kabul ve uygulamaya göre, sanık ..."ın sorgu tarihinin 08/09/2004, sanık ..."un sorgu tarihinin 05/07/2004, sanık ..."in sorgu tarihinin 30/06/2004 olması karşısında, mülga 765 sayılı TCK"nin 102/3. maddesinde öngörülen 10 yıllık olağan dava zamanaşımı süresinin sanıkların savunmalarının alındığı tarihlerden incelemenin yapıldığı tarihe kadar zamanaşımını kesen başka işlem bulunmadan ve herhangi bir mahkumiyet hükmü kurulmadan geçtiği halde sanıklar ..., ..., ... hakkındaki hürriyeti tahdit suçundan açılan kamu davalarının zamanaşımı nedeniyle düşmesine karar verilmesi gerekirken, hürriyeti tahdit suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerinin onanmasına karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır." denilmek suretiyle itiraz kanun yoluna başvurulması üzerine, dosya Daireye gönderilmekle okunarak gereği görüşülüp düşünüldü:
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
1-) Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının İTİRAZININ KABULÜNE,
2-) Dairemizin 29/01/2019 gün ve 2017/3902 Esas, 2019/342 Karar sayılı, sanıklar ... ve ... hakkında mağdurlar ... ve ...’ye, sanık ... hakkında mağdur ...’ya yönelik hürriyeti tahdit suçundan kurulan hükme ilişkin onama ilamının kaldırılmasına,
3-) Sanıklar ... ve ... hakkında mağdurlar ... ve....’ye, sanık ... hakkında mağdur ...’ya yönelik hürriyeti tahdit suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanıklar hakkında, eylemlerine uyan 765 sayılı TCY"nin 180/1, 102/3. maddelerine göre, 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı TCY"nin aynı suça uyan 109/2, 109/3-b, 66/1-d maddelerinin ayrı ayrı ve bir bütün olarak uygulanması sonucu, anılan Yasanın 7/2 ve 5252 sayılı Yasanın 9/3. maddeleri ışığında, zamanaşımı bakımından 765 sayılı Yasa hükümlerinin sanıklar yararına olması ve aynı Yasanın 102/3. maddesinde öngörülen 10 yıllık olağan zamanaşımı süresinin, sanık ...’ın savunmasının alındığı 08.04.2004, sanık ...’un savunmasının alındığı 05.07.2004, sanık ...’in savunmasının alındığı 30.06.2004 tarihlerinden mahkumiyet hükmünün kurulduğu 11.07.2017 tarihine kadar zamanaşımını kesen başka bir hal bulunmadan geçmiş olması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve savunmanı ile sanıklar ... ve ... savunmanlarının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak sanıklar hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 04.02.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.