213 sayılı Vergi Usul Kanunu"na muhalefet - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2016/4168 Esas 2016/5676 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
21. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/4168
Karar No: 2016/5676
Karar Tarihi: 21.09.2016

213 sayılı Vergi Usul Kanunu"na muhalefet - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2016/4168 Esas 2016/5676 Karar Sayılı İlamı

21. Ceza Dairesi         2016/4168 E.  ,  2016/5676 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 213 sayılı Vergi Usul Kanunu"na muhalefet
    HÜKÜM : Sanık ...: Beraat
    Sanık ...: Mahkumiyet

    I-Sanık ... hakkında 2007 yılına ilişkin sahte fatura düzenlemek suçundan kurulan beraat hükmüne yönelik incelemede;
    Elde edilen delillerin hükümlülüğe yeter nitelik ve derecede bulunmadığı dosya içeriğine uygun şekilde gerekçeleri gösterilerek kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
    II-Sanık ... hakkında 04.06.2006 tarihinden sonraki ve 2007 takvim yıllarında sahte belge düzenlemek suçundan verilen mahkumiyet hükmüne dair sanığın temyiz talebinin incelenmesinde;
    Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin ve incelenen dosyaya göre verilen hükümde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
    II-Katılan vekilinin, sanık ... hakkında "2005 ve 2006 takvim yıllarında sahte fatura düzenlemek" suçundan kurulan beraat hükmüne yönelik temyiz itirazları ile sanık ... hakkında 2005 takvim yılında sahte belge düzenlemek suçundan verilen mahkumiyet hükmüne dair sanığın temyiz talebinin incelenmesinde;
    29.03.2003 tarihinde kurulan...Metal Otomotiv Ltd. Şti.de % 98 hisse sahibi olan sanık ..."ın ilk on yıllığına yetkili müdür olarak tayin edildiği, dosyaya ibraz edilen 13.03.2006 tarihli hisse devir sözleşmesine ilişkin ilanın 06.04.2006 tarihli ticaret sicil gazetesinde yayınlanması ile de şirket yetkilisinin bu tarihten itibaren ... olduğunun anlaşılması karşısında; sanık ..."in şirket hisselerini devraldığı tarihten önce, sanık ..."ın ise 2005 yılı ve 2006 yılı devir tarihinden sonra 2006 yılı sonuna kadar şirket faaliyetine katılıp katılmadıklarının ve faturaları kullandıkları tespit edilen ve vergi tekniği raporunda adı geçen şirketlerin yetkililerinin celbi ile sanıkları tanıyıp tanımadıkları, bu dönemlerde adı geçen şirketle ilgili kiminle muhatap oldukları ve suça konu faturaları sanıklardan alıp almadıkları ya da hangi sanıktan aldıkları sorularak ayrıca yoklama fişlerinde imzası bulunan diğer ortak..."in dinlenilip sanıkların şirkete ortak olduğu tarih aralığında düzenlenen beyanname bulunması hususunun o dönemde sahte fatura düzenlendiğine delil teşkil edeceği de gözetilerek toplanan delillerin birlikte değerlendirilmesinden sonra hukuki durumlarının takdiri yerine yazılı şekilde eksik soruşturma ile karar verilmesi;
    Kabule göre de;
    1-Sanıklara yüklenen “sahte fatura düzenlemek” suçu neticesinde meydana gelen somut zararın vergi raporlarında belirtilmediği ve katılan idareden bu yönde bilgi istenilmediği,sanıklara hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına muvafakatlerinin olup olmadığı ve kamu zararını gidermeyi isteyip istemedikleri sorulmaksızın, idarenin zararının karşılanmadığı ve şartları oluşmadığından bahisle yazılı şekilde hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi yasaya aykırı;
    2-T.C. Anayasa Mahkemesi"nin, TCK’nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanmış olmasından kaynaklanan zorunluluk,
    Bozmayı gerektirmiş olup, katılan vekilinin ve sanık ..."in temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 21.09.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.












    Hemen Ara