18. Hukuk Dairesi 2014/11205 E. , 2014/18126 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı tarafından dava dilekçesinde, torunu..."in Türk Medeni Kanunu"nun 404. vd. maddeleri gereğince kısıtlanması talep edilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu"nun 335. maddesinde; "Ergin olmayan çocuk, ana ve babasının velâyeti altındadır. Yasal sebep olmadıkça velâyet ana ve babadan alınamaz. Hâkim vasi atanmasına gerek görmedikçe, kısıtlanan ergin çocuklarda ana ve babanın velâyeti altında kalırlar." 336. maddesinde; "Evlilik devam ettiği sürece ana ve baba velâyeti birlikte kullanırlar.
Ortak hayata son verilmiş veya ayrılık hâli gerçekleşmişse hâkim, velâyeti eşlerden birine verebilir.
Velâyet, ana ve babadan birinin ölümü hâlinde sağ kalana, boşanmada ise çocuk kendisine bırakılan tarafa aittir." 337. maddesinde ise; "Ana ve baba evli değilse velâyet anaya aittir. Ana küçük, kısıtlı veya ölmüş ya da velâyet kendisinden alınmışsa hâkim, çocuğun menfaatine göre, vasi atar veya velâyeti babaya verir." 404. maddesinde; "Velâyet altında bulunmayan her küçük vesayet altına alınır." hükümleri yer almaktadır.
Dosya içindeki bilgi ve belgelerin incelenmesinden; 15.08.2008 doğumlu ..."in... ile ..."in evlilik dışı ilişkisinden doğduğu ve babası tarafından 18.07.2011 tarihli 13208 numaralı tanıma senedi ile tanındığı, anne ve babanın sağ olduğu, ancak küçük ..."ün velayetinin annesi ...."tan kaldırıldığına dair bir kararın da ibraz edilmediği anlaşılmaktadır.
Vesayet hakkındaki hükümler kamu düzenine ilişkin olup, aslolan ergin olmayan çocukların velayet altında bulunmasıdır. Mahkemece yukarıda gösterilen yasal düzenlemeler de dikkate alınarak velayet durumunun araştırılması, sağ ve ergin olduğu anlaşılan anne..."tan küçük ..."ın velayetinin kaldırılmasına ilişkin bir karar bulunup bulunmadığının tespit edilmesi, bu yönde açılmış bir dava varsa sonucunun beklenmesi, oluşacak sonuca göre vesayet konusunun değerlendirilmesi gerekirken, bu incelemelere girilmeksizin eksik incelemeyle küçüğün vesayet altına alınmasına karar verilmesi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 11.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.