Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2014/11535 Esas 2014/13753 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/11535
Karar No: 2014/13753
Karar Tarihi: 18.09.2014

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2014/11535 Esas 2014/13753 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı, davalının müvekkili aleyhine yaptığı icra takibinin haksız olduğunu, çekte müvekkilinin sıfatının bulunmadığını ve davalıya özel bir borcunun bulunmadığını iddia ederek borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı ise, çekin ilamsız icra takibine konulduğunu ve davacının şirketler adına imza attığını, kötü niyetli olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkeme, davacının çek keşidecisi şirketin borçlarından şahsi olarak sorumlu olmadığını ve takibe dayanak çekte davacının hiçbir şekilde ismi yer almadığı halde davalı alacaklı tarafından çeke dayalı ilamsız takipte davacı borçlu olarak gösterildiğinden davalının takipte kötü niyetli olduğu gerekçesiyle davacının borçlu olmadığına ve davanın kabulüne karar vermiştir. Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiş, ancak temyiz itirazları reddedilmiştir. Kanun maddeleri: Ticaret Mahkemeleri Kanunu (TMK) Madde 4, Türk Ticaret Kanunu (TTK) Madde 39.
19. Hukuk Dairesi         2014/11535 E.  ,  2014/13753 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki menfi tesbit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -
    Davacı vekili, davalının müvekkili aleyhine icra takibi yaptığını, takip dayanağı çekte müvekkilinin sıfatı bulunmadığı gibi davalıya şahsi bir borcu da olmadığını iddia ederek müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili cevabında, davaya konu çekin ilamsız icra takibine konulduğunu, kambiyo senetlerine özgü yolla takip yapılmadığından görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu, davacının borçlarını ödememek için şirketleri adına imza attığını,kötü niyetli olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece iddia, savunma ve toplanan delillere göre dava dayanağı icra takibine konu çekte, davacının keşideci, aval veren veya ciranta olarak isim ve imzasının yer almadığı, davacının çek keşidecisi şirketin ortak ve müdürü olmasının şirketin borçlarından şahsi olarak sorumlu olmasını gerektirmediği gibi davalının temel ilişkiye de dayanmadığı, takibe dayanak çekte davacının hiçbir şekilde ismi yer almadığı halde davalı alacaklı tarafından çeke dayalı ilamsız takipte davacı borçlu olarak gösterildiğinden davalı takipte kötü niyetli olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş,hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 18.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Hemen Ara