Esas No: 2020/7030
Karar No: 2022/2336
Karar Tarihi: 28.02.2022
Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2020/7030 Esas 2022/2336 Karar Sayılı İlamı
5. Ceza Dairesi 2020/7030 E. , 2022/2336 K.Özet:
Serbest meslek mensubu avukatların görevleri nedeniyle malları uhdelerinde tutmaları halinde zimmet suçu işleyebileceğine dair bir hüküm verilmiştir. Bu çerçevede sanığın hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanmak suçunu işlediği kabul edilmiştir. Ancak, daha sonradan yapılan bir değişiklikle bu suçun uzlaşma kapsamına alındığı belirtilmiştir ve bu nedenle sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kanunlar arasında fark olduğunda failin lehine olan kanun uygulanacağı da hatırlatılmıştır. Kararın bozulmasına karar verilmiştir. Kanun maddeleri tüm detaylarıyla açıklanmadığı için yazılmamıştır.
"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN;
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Görevi kötüye kullanma
HÜKÜM : Eylemin basit zimmet suçunu oluşturduğu kabulüyle mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Serbest meslek mensubu avukatların 01/01/2009 tarihinden sonra görevleri nedeniyle zilyetliği kendilerine devredilmiş olan veya koruma ve gözetimiyle yükümlü oldukları malları uhdelerinde tutmaları halinde 5237 sayılı TCK’nin 247. maddesinde düzenlenen zimmet suçunun faili olabilecekleri, buna göre de sanığın sübutu kabul edilen 16/09/2008 tarihli eyleminin hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu oluşturacağı, hükümden sonra 24/10/2019 tarihinde 30928 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 7188 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 26. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nin 253. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine eklenen alt bentler arasında yer alan ve 5237 sayılı TCK'nin 155/2. maddesinde tanımı yapılan hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunun da uzlaşma kapsamına alındığının anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK'nin 7/2. maddesinin ''Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur'' hükmü de gözetilerek, 6763 sayılı Kanun'un 35. maddesi ile değişik CMK'nin 254. maddesi uyarınca aynı Kanun'un 253. maddesinde belirtilen esas ve usule göre uzlaştırma işlemleri yerine getirildikten sonra, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Kanuna aykırı, sanık müdafin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan 5320 sayılı Yasa'nın 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK'un 321 ve 326/son maddeleri uyarınca sair yönleri incelenmeyen hükmün BOZULMASINA 28/02/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.