Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2014/17063 Esas 2014/17311 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
18. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/17063
Karar No: 2014/17311
Karar Tarihi: 01.12.2014

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2014/17063 Esas 2014/17311 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Asliye Hukuk Mahkemesi'nde açılan davada, Kamulaştırma Yasası uyarınca kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmaz malın idare adına tescili istenmiştir. Mahkeme davanın kabulüne karar vermiş, ancak Yargıtay'a yapılan temyiz başvurusu sonucunda, kamulaştırılan taşınmazlardaki tarım arazilerinin değerinin tespitinde, kamulaştırma tarihindeki mevkii ve şartlarına göre olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelir esas alınması gerektiği belirtilmiştir. Bu yöntemde, taşınmazın bulunduğu bölgede ekim ve dikimi mutad olarak yapılan ürünlerin dekar başına verimi ile fiyatları ve üretim giderleri dikkate alınarak, arazinin toprak yapısına uygun olarak niteliği belirlenerek, münavebe esası uygulanarak değerlendirme yapılması gerektiği belirtilmiştir. Bu hususlar dikkate alınmadan oransal bir münavebe türü uygulanarak gerçekçi bulunmayan bir değere ulaşılması doğru görülmemiştir. Kamulaştırma Kanunu'nun 11. maddesinin (f) bendinde belirtilen bu hususlar dikkate alınarak, hüküm BOZULMUŞTUR.
18. Hukuk Dairesi         2014/17063 E.  ,  2014/17311 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi

Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmaz malın idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Y A R G I T A Y K A R A R I

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak;
Kamulaştırma Kanununun 11. maddesinin (f) bendi gereğince kamulaştırılan taşınmazlarda tarım arazilerinin değerinin tespitinde kamulaştırma tarihindeki mevkii ve şartlarına göre olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelir esas alınır. Bu yöntemde taşınmazın bulunduğu bölgede ekim ve dikimi mutad olarak yapılan ürünlerin dekar başına verimi ile fiyatları ve üretim giderleri dikkate alınır. Yargıtay uygulamalarında gerçekçi bir değere ulaşılabilmesi için arazinin toprak yapısına uygun olarak niteliği belirlenerek bir yılda birden fazla ürün alınma imkanı bulunan yerlerde ülke genelinde bir yıldaki ikinci ürünün hazırlık ve yetiştirme süreleri de dikkate alındığında yılı aşan süre gerektiği de gözetilerek iki yılda üç ürün veya üç yılda dört ürün münavebe esası uygulanarak değerlendirme yapılması gerekmektedir. Bu hususlar dikkate alınmadan münavebeye alınacak her bir farklı ürünün ayrı ayrı ve dekar başına veriminin tümünün hesaplanması gerekirken oransal bir münavebe türü uygulanarak gerçekçi bulunmayan bir değere ulaşılmış olması doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 01.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Hemen Ara