Esas No: 2014/17680
Karar No: 2014/17024
Karar Tarihi: 25.11.2014
Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2014/17680 Esas 2014/17024 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul 13. Sulh Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 01/10/2013
NUMARASI : 2012/1551-2013/1460
Dava dilekçesinde, kayyımlık kararının kaldırılması istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Davacı vekili dava dilekçesinde, İ.-S.-Y. .. ada .. parsel sayılı taşınmazın 1/3 hissesinin, davacının murisi Y.M. K.’ın annesi A.G.’a ait olduğunu, davacının büyükannesi ve annesinin ölümü ile taşınmazın üç kız kardeşi ile birlikte kendisine mirasen intikal ettiğini, ancak muris A. G.’ın taşınmazdaki hissesinin idaresi için Sarıyer 2. Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 2009/54 Esas 2009/496 Kararı ile kayyım atandığını, kendilerinin mirasçı olmaları nedeniyle kayyımlıkla idareyi gerektirir bir durumun bulunmadığını belirterek, kayyımlık kararının kaldırılmasını talep etmiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dosyadaki bilgi ve belgelerden; İ.-S.-Y. .. ada..parseldeki taşınmazın 1/3 hissesinin “A.G. M. Kızı” adına 04.03.1955 tarihinde kadastro tesbitinden tapuya tescil edildiği, kadastro tespit tutanağında taşınmazın 2/3 hisse ile G.M.oğlu V. G.ve 1/3 hisse ile G. M. kızı A.adına yazılı olduğu, dosya içerisinde bulunan M.a ait nüfus kayıtlarında V. ve A. adında iki oğlunun bulunduğu, ancak davacıların murisi A.ye ait kaydın M.hanesinde bulunmadığı, davacının dosyaya sunduğu nüfus kayıtlarında A.’nin anne adının Y.V.a ait nüfus kayıtlarında ise anne adının A.olarak geçtiği, A.ile V.’ın sadece baba adları aynı olup adı geçen kişiler hakkında başkaca bir bilginin bulunmadığı, V.’ın hanesinde baba olarak görünen M.İle A.nin hanesinde baba olarak görünen M.’un aynı kişi olduğu hususu nüfus kaydı ve veraset ilamı gibi resmi belgeler ile kanıtlanamadığı anlaşıldığından, davaya konu taşınmazın tapu kaydı tüm tedavülleri ile birlikte dayanak belgeleri de getirtilip söz konusu kaydın iktisap sebebinin belirlendikten ve davacının miras bırakanı A.ile tapu hissedarı A.’nin aynı kişi olup olmadığı hususu kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespit edildikten sonra sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yukarıda değinilen hususlarda yeterli araştırma ve inceleme yapılmadan yerinde bulunmayan gerekçeyle davanın kabulü doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 25.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.