Esas No: 2022/136
Karar No: 2022/3412
Karar Tarihi: 24.03.2022
Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2022/136 Esas 2022/3412 Karar Sayılı İlamı
5. Ceza Dairesi 2022/136 E. , 2022/3412 K."İçtihat Metni"
Dolandırıcılık suçundan sanıklar ..., ..., ... ve ... haklarında İstanbul Anadolu 12. Ağır Ceza Mahkemesinin 2020/36 esas sayılı dosyası üzerinden yapılan yargılama sırasında, Sakarya 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2020/310 esas sayılı dosyası üzerinden görülmekte olan dava ile hukuki ve fiili irtibat bulunması nedeniyle her iki dava dosyasının birleştirilmesine dair İstanbul Anadolu 12. Ağır Ceza Mahkemesinin 10/11/2020 tarihli ve 2020/36 esas, 2020/394 sayılı kararı ile anılan karara karşı sanıklar müdafi tarafından yapılan itirazın reddine ilişkin İstanbul Anadolu 13. Ağır Ceza Mahkemesinin 21/12/2020 tarihli ve 2020/1509 Değişik iş sayılı Kararının;
İstanbul Anadolu 13. Ağır Ceza Mahkemesinin 21/12/2020 tarihli ve 2020/1509 Değişik iş sayılı Kararı yönünden yapılan incelemede;
Benzer bir olaya ilişkin Yargıtay 18. Ceza Dairesinin 12/11/2019 tarihli ve 2019/8371 esas, 2019/15961 karar sayılı ilamında yer alan "... CMK'nın birleştirmeye ilişkin hükümleri incelendiğinde, bu kararlara karşı itiraz kanun yoluna başvurulabileceğine dair bir düzenleme bulunmamaktadır. Aksine kanun koyucu 267. maddede mahkeme kararlarına karşı kanunun gösterdiği hallerde itiraz kanun yoluna başvurulabileceğini hüküm altına alarak mahkeme kararları yönünden anılan kanun yolu için sınırlama getirmiştir. İtiraz kanun yolunun kapsamı sınırlı olarak belirlendiğinden kıyas yoluyla genişletilmesi de olanaklı değildir. Bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde birleştirme kararlarına yönelik olarak itiraz kanun yoluna başvurulabilmesi mümkün değildir. Ancak CMK'nın "İstinaf" başlıklı 272. maddesinin 2. fıkrasında hükümden önce verilip hükme esas teşkil eden veya başkaca kanun yolu öngörülmemiş olan mahkeme kararlarına karşı da hükümle birlikte istinaf yoluna başvurulabileceğinin düzenlenmesi hususu nazara alındığında, birleştirme kararına karşı hükümle birlikte istinaf yoluna başvurulabilecektir. ..." şeklindeki açıklamalar nazara alındığında, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu kapsamında davaların birleştirilmesi kararlarının itiraza tabi olmadığı, birleştirme kararlarına karşı ancak hükümle birlikte istinaf kanun yoluna başvurulabileceği gözetilerek, İstanbul Anadolu 12. Ağır Ceza Mahkemesinin 10/11/2020 tarihli birleştirme kararına karşı sanıklar müdafi tarafından yapılan itiraz üzerine, merci mahkemesince belirtilen gerekçe ile karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilerek dosyanın gereği için birleştirme kararı veren mahkemesine iade edilmesi yerine, yazılı şekilde itirazın esastan incelenerek reddine karar verilmesinde,
İstanbul Anadolu 12. Ağır Ceza Mahkemesinin 10/11/2020 tarihli ve 2020/36 Esas, 2020/394 sayılı Kararı yönünden yapılan incelemede;
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun“Görülmekte olan davaların birleştirilmesi ve ayrılması” başlıklı 10. maddesinde yer alan “(1) Kovuşturma evresinin her aşamasında, bağlantılı ceza davalarının birleştirilmesine veya ayrılmasına yüksek görevli mahkemece karar verilebilir." şeklindeki düzenleme ile anılan Kanun'un "Bağlantılı suçlarda yetki" başlıklı 16. maddesinde yer alan “(1) Yukarıdaki maddelere göre her biri değişik mahkemelerin yetkisi içinde bulunan bağlantılı ceza davaları, yetkili mahkemelerden herhangi birisinde birleştirilerek görülebilir. (2) Bağlantılı ceza davalarının değişik mahkemelerde bakılmasına başlanmış olursa, Cumhuriyet savcılarının istemlerine uygun olmak koşuluyla, mahkemeler arasında oluşacak uyuşma üzerine, bu davaların hepsi veya bir kısmı bu mahkemelerin birinde birleştirilebilir. (3) Uyuşulmazsa, Cumhuriyet savcısı veya sanığın istemi üzerine ortak yüksek görevli mahkeme birleştirmeye gerek olup olmadığına ve gerek varsa hangi mahkemede birleştirileceğine karar verir." şeklindeki düzenlemeler nazara alındığında,
Somut olayda, İstanbul Anadolu 12. Ağır Ceza Mahkemesinin 2020/36 esasına kayden görülmekte olan kamu davasının Sakarya 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2020/310 esasına kayden görülen kamu davası ile birleştirilmesi yönünde İstanbul Anadolu 12. Ağır Ceza Mahkemesince muvafakat talebinde bulunulduğu, Sakarya 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 04/11/2020 tarihli ve 2020/310 esas sayılı yazısı ile birleştirme konusunda muvafakat edilmediğinin ifade edildiği gözetildiğinde, İstanbul Anadolu 12. Ağır Ceza Mahkemesi ile Sakarya 1. Ağır Ceza Mahkemesi arasında görülmekte olan kamu davalarının birleştirilmesi konusunda uyuşmanın sağlanamadığı bir halde birleştirme kararı verilemeyeceği, bu durumda İstanbul Anadolu 12. Ağır Ceza Mahkemesince birleştirme kararı verilmeksizin alınacak bir karar ile Cumhuriyet savcısı veya sanığın/sanıkların kamu davalarının birleştirilmesine yönelik istemlerinin olup olmadığının sorularak, kamu davalarının birleştirilmesi yönünde bir istem olması halinde, birleştirmeye gerek olup olmadığına ve gerek varsa hangi mahkemede birleştirileceğine dair karar vermek üzere dosyanın 5271 sayılı Kanun'un 16/3. maddesi uyarınca ortak yüksek görevli mahkemeye (somut olayımızda Yargıtay) gönderilmesi gerektiği gözetilmeden, doğrudan yazılı şekilde kamu davalarının birleştirilmesine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 309. maddesi uyarınca bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü ifadeli 16/11/2021 gün ve 94660652-105-34-298-2021-Kyb sayılı Kanun yararına bozmaya atfen Yargıtay C.Başsavcılığından tebliğname ile Daireye ihbar ve dava evrakı ile birlikte gönderilmekle gereği düşünüldü:
Ceza yargılamasında genel kaide, açılan her dava üzerine ayrı bir yargılama yapılması olup uyuşmazlıklar arasında bağlantı olduğunda, bağlantının mahiyeti icabı, istisnai hükümler doğrultusunda ana kuraldan ayrılarak farklı hareket edilebildiği, 5271 sayılı CMK'nin 8 ve 11. maddeleri birlikte değerlendirildiğinde, bağlantılı davalar ayrı ayrı görülebileceği gibi istisnai durumlardan biri olan davaların birleştirilmesine karar verebilmek için; davalar arasında bağlantı olması, davaların birleştirilmesinde yarar görülmesi, birleştirmenin gerekli olması, birleştirmeye olanak bulunması ve birleştirme yasağının mevzu bahis olmaması gerektiği, kural olarak birleştirmede yarar bulunup bulunmadığının her olayda tetkik ve takdir edilmesinin de o yargılamayı yürüten hâkime ait olduğu, farklı mahkemede yürütülmekte olan dava ile eldeki davanın birleştirilmesi ve dosyanın gönderildiği mahkemece birleştirme kararının kabul edilmesi halinde yargılamaya devam edileceği, kabul edilmemesi durumunda ise birleştirme kararlarının itirazı mümkün olmayıp, esas hükümle birlikte denetime tabi olduğu hususu dikkate alınarak ortak yüksek görevli mahkemece uyuşmazlığın çözülmesi gerektiği, somut olayda Sakarya 1. Ağır Ceza Mahkemesi muvafakat vermemesine rağmen İstanbul Anadolu 12. Ağır Ceza Mahkemesinin 10/11/2020 tarihli ve 2020/36 Esas, 2020/394 sayılı Kararı ile davaların birleştirilmesine ve yargılamaya Sakarya 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2020/310 Esas sayılı dosyası üzerinden devam edilmesine karar verilerek zımni birleştirme uyuşmazlığının doğduğu ve uyuşmazlığın CMK'nin 10/1. maddesi uyarınca ortak yüksek görevli mahkemece çözülmesi gerektiği, itiraz üzerine dosyanın gönderildiği İstanbul Anadolu 13. Ağır Ceza Mahkemesinin 21/12/2020 tarihli ve 2020/1509 Değişik iş sayılı Kararı ile birleştirme kararlarının CMK'nin 267. maddesine göre itiraz olunabilecek kararlardan olmadığı, zımni olumsuz birleştirme uyuşmazlığının doğduğu ve uyuşmazlığın CMK'nin 10/1. maddesi uyarınca ortak yüksek görevli mahkemece çözülmesi gerektiği gerekçeleriyle itiraz konusunda karar verilmesine yer olmadığına ve uyuşmazlığın çözümü için dosyanın Yargıtaya gönderilmek üzere birleştirme kararını veren mahkemeye iadesi yerine itirazın esasına ilişkin değerlendirme yapıldığı anlaşılmakla, İstanbul Anadolu 12. Ağır Ceza Mahkemesince verilen 10/11/2020 tarihli ve 2020/36 esas, 2020/394 sayılı Karara yönelik kanun yararına bozma isteminin REDDİNE, İstanbul Anadolu 13. Ağır Ceza Mahkemesince verilen 2020/1509 Değişik iş sayılı Karara ilişkin ihbarname münderecatı yerinde görüldüğünden talebin kabulü ile İstanbul Anadolu 13. Ağır Ceza Mahkemesince verilen 21/12/2020 tarihli ve 2020/1509 Değişik iş sayılı Kararın CMK'nin 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma sebebine nazaran müteakip işlemlerin mercince yapılmasına, dosyanın mahalline gönderilmesi için Yargıtay C.Başsavcılığına TEVDİNE 24/03/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.