Tebliğname No : 5 - 2010/320396
MAHKEMESİ : Kapatılan Ankara 2. Çocuk Ağır Ceza
Mahkemesi
: (Ankara 1. Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi)
TARİHİ : 14.10.2010
NUMARASI : 2009/113 Esas, 2010/114 Karar
SUÇ : Çocuğun nitelikli cinsel istismarı

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Dosya içerisinde bulunan Gölbaşı Cumhuriyet Başsavcılığının 2008/4186 soruşturma nolu evrakının incelenmesinde, mağdur ile sanığın 06.10.2008 tarihinde evlerini terk ederek gittikleri yerde cinsel ilişkiye girdikleri iddiası ile ilgili olarak aldırılan raporda kemik yaşının 17 olduğunun tespiti üzerine TCK.nın 104. maddesince düzenlenen reşit olmayanla cinsel ilişki suçundan kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği, ilerleyen tarihlerde sanık ve mağdurun tekrar nikah olmadan birlikte yaşamaya başladıkları, daha sonra 20.08.2009 tarihinde mağdurun 6 haftalık hamile olduğunun tespiti üzerine tekrar soruşturmaya başlanıldığı, bu soruşturma kapsamında mağdurun 20.08.2009 tarihli beyanında; sanıkla 9 aydır birlikte yaşadığını belirttiği, mağdurun annesinin de mağdurla sanığın 9 aydır beraber yaşadıklarını belirttiği, sanık ise beyanlarında; mağdur ile 02.11.2008 tarihinde cinsel ilişkiye girdiğini belirttiği, mağdur, annesi ve sanığın beyanları arasında çelişkilerin olduğu, mağdur ve annesinin beyanlarına göre suç tarihinin mağdurun 15 yaşını tamamladığı 07.11.2008 tarihinden sonra olduğu, bu nedenle suç tarihinin tam olarak tespitinin gerektiği, eğer suç tarihinde mağdurun yaşının 15"den küçük olduğu anlaşılırsa, Gölbaşı Cumhuriyet Başsavcılığınca kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilen dosya ile mevcut dosyamızın eylemin tarihlerinin çok yakın olması, sanık hakkında TCK.nın 43/1. maddesinin uygulanma ihtimali nazara alınarak, Gölbaşı Cumhuriyet Başsavcılığının ilgili evrakı üzerinden kamu davasının açılması için ihbarda bulunularak, dava açıldığında her iki dava dosyasının birleştirilerek karar verilmesinde hukuki yarar ve zorunluluk bulunması, keza kovuşturmaya yer olmadığına dair kararda tespit edilen ve esas alınan rapora göre mağdurun kemik yaşının 17 olması, sanığın beyanlarına göre de, yaşın ikmaline de 5 günlük bir sürenin kaldığı dikkate alınarak, yanılgı olup olmadığı yönünde dosyanın irdelenip tartışılması lüzumu,
Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 08.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.