Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde nitelikli cinsel saldırı ve konut dokunulmazlığının ihlali - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2012/6075 Esas 2014/4614 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Ceza Dairesi
Esas No: 2012/6075
Karar No: 2014/4614
Karar Tarihi: 07.04.2014

Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde nitelikli cinsel saldırı ve konut dokunulmazlığının ihlali - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2012/6075 Esas 2014/4614 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanık, mağdur Muazzez'e cinsel saldırıda bulunduğu iddiasıyla yargılanmıştır. Ancak mahkeme, mağdurun çelişkili beyanları ve vücudunda bulunan yalnızca göğsündeki ekimozlar dışında travmatik bir bulgu olmaması nedeniyle cebir ve tehdit kullanılmadığına kanaat getirerek sanığın beraatine karar vermiştir. Ancak sanığın konut dokunulmazlığını ihlal ettiği suçundan dolayı 116/4. madde uyarınca cezalandırılması gerektiği belirtilmiştir. Hükmün açıklanması geri bırakılmayacak şekilde karar verilmiştir. Kanun maddeleri TCK 116/1 ve 116/4 olarak belirtilmiştir.
14. Ceza Dairesi         2012/6075 E.  ,  2014/4614 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname No : 5 - 2011/44807
    MAHKEMESİ : Nevşehir Ağır Ceza Mahkemesi
    TARİHİ : 08.07.2010
    NUMARASI : 2008/251 Esas, 2010/173 Karar
    SUÇ : Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde nitelikli cinsel saldırı ve konut dokunulmazlığının ihlali

    Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi;
    Sanığın, katılan Ali"nin arkadaşı olduğu ve zaman zaman evlerine gittiği, katılanların da evlerine yakın olan sanığın dedesinin evine gidip geldikleri, bu görüşmeler sırasında sanık ile mağdure Muazzez"in tanıştığı, mağdurenin aşamalarda suç tarihinde sanığın gelerek kendisine cinsel saldırıda bulunduğunu iddia etmesine rağmen, olay sırasında bağırarak kimseden yardım istemediği, vücudunda sevişme sonucu oluşabilecek göğsündeki ekimozlar dışında travmatik bulgu saptanmadığı, direndiğini ve elini ısırdığını söylediği sanığın olayın hemen ertesi gün alınan adli raporunda darp ve cebir izine rastlanmadığının tespit edildiği, mağdurenin olayı eşinden gizlediği, ertesi gün eşinin cinsel ilişkiye girmek istemesi üzerine göğsündeki morlukları görebileceği düşüncesi ile önce kabul etmediği, ısrar sonucu kabul ettiği, soyunup üstünü çıkardığında eşinin göğüsteki izleri fark ettiği, izlerin nedeninini sorduğunda mağdurenin sanığın kendisine cinsel saldırıda bulunduğunu açıklaması şeklinde intikal eden olayda, katılan mağdurenin zor iddiasının durumunu çevreye mazur göstermek düşüncesinin sonucu olduğunun kabul edilmesi gerektiği gibi eylemin cebir ve tehditle gerçekleştiğine dair mağdurenin aşamalardaki çelişkili beyanlarından başkaca her türlü şüpheden uzak ve kesin nitelikte delil de bulunmadığı gözetilmeden sanığın beraati yerine yazılı şekilde mahkûmiyetine karar verilmesi,
    Konut dokunulmazlığının ihlali suçundan yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
    Ancak;
    Sanığın konut dokunulmazlığının ihlali suçunu gündüz sayılan bir vakitte işlediğinin anlaşılması karşısında TCK.nın 116/1. maddesi yerine aynı Kanunun 116/4. maddesi uyarınca hüküm kurulması ve sanık hakkında kurulan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilirken sanığın aynı anda başka kasıtlı suç işlemiş olması hususu nazara alınarak yasal olmayan ve yetersiz gerekçelerle CMK.nın 231. maddesinde öngörülen diğer koşullar incelenip değerlendirilmeden hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
    Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi BOZULMASINA, 07.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Hemen Ara