Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2019/11007 Esas 2022/7711 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/11007
Karar No: 2022/7711
Karar Tarihi: 09.05.2022

Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2019/11007 Esas 2022/7711 Karar Sayılı İlamı

11. Ceza Dairesi         2019/11007 E.  ,  2022/7711 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Mühür bozma
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Sanık hakkında mühür bozma suçundan yapılan yargılama sonucunda 01.11.2011 tarih ve 2010/725-2011/766 sayılı ilam ile sanığın 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, kararın 06.12.2011 tarihinde kesinleştiği, sanığın denetim süresinde 17.06.2014 tarihinde mühür bozma suçundan 3000 TL adli para cezasıyla cezalandırılması sonucu yapılan bildirim üzerine dosyayı tekrar ele alan mahkemenin, hükmü aynen açıklaması gerekirken hükmü değiştirmek suretiyle doğrudan 3000 TL adli para cezasına hükmedilmesi yasaya aykırı ise de, hüküm kesin nitelikte olduğundan, Cumhuriyet savcısı ve sanığın temyiz isteminin 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi göndermesiyle 1412 sayılı CMUK’nin 317. maddesi uyarınca REDDİNE, 09.05.2022 tarihinde oy çokluğuyla karar verildi.

    KARŞI OY

    Bursa 2. Asliye Ceza Mahkemesi 2010/725 Esas 2011/766 Karar sayılı ilamıyla sanığın mühür bozma suçundan TCK’nin 203/1. maddesi uyarınca 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar vermiştir. 5 yıllık denetim süresi dolmadan sanık yine mühür bozma suçunu işlemiş ve Bursa 10 Asliye Ceza Mahkemesinin 2015/135 Karar sayılı ilamıyla doğrudan para cezası ile cezalandırılıp Bursa 2. Asliye Ceza Mahkemesine ihbarda bulunmuştur.
    Bursa 2. Asliye Ceza Mahkemesi ihbar üzerine 2015/744 Karar sayılı ilamıyla önceki 6 aylık hapis cezasını açıklaması gerekirken ihbarda bulunan Bursa 10 Asliye Ceza Mahkemesi gibi doğrudan adli para cezası vermiştir. Belkide Bursa 2. Asliye Ceza Mahkemesi maddi hata yaparak kendi hükmünü açıklaması gerekirken ihbara esas hükmü açıklamıştır. Açıkladığı hüküm her ne kadar kesin nitelikte, ise de; mahkeme ya maddi hata yaparak kendi ilamını açıklaması gerekirken yanlışlıkla ihbara konu Bursa 10. Asliye Ceza mahkemesinin hükmünü açıklamıştır ya da açıklayacağı kendi hükmü olan ve temyize tabi olan 6 aylık hapis cezasını açıklaması gerekirken mahkeme usul ve kanuna aykırı olarak ve sanığın temyiz hakkını ortadan kaldıracak şekilde doğrudan kesin nitelikte bulunan para cezasıyla cezalandırmıştır.
    Temyiz incelemesi yapılırken hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına esas 6 aylık hapis cezasını esas almak gerekir. Aksi halde, sanığın temyiz hakkından mahrum kılmak ve nihai kesin nitelikteki para cezasını esas alarak temyiz talebini reddetmek usul ve yasaya aykırı olduğu kanaatiyle çoğunluk görüşüne katılmıyorum.


    KARŞI OY

    Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 08.04.2014 gün 2013/509 esas 2014/170 sayılı kararaı ile yine CGK'nun 27.12.2011 gün ve 370-302 ile 06.12.2011 gün ve 185-249 sayılı kararları başta olmak üzere pekçok kararında da; miktar itibarıyla kesin nitelikteki hükümlerin, kesinlik sınırını aşar nitelikle yaptırım öngörmesi veya suç vasfına yönelik aleyhe temyiz başvurusu üzerine, temyiz incelemesine konu olabileceği belirtilmiştir.
    Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının tebliğnamesiyle daireye gönderilen dosyanın esasına girilmeden önce, Yargıtay ilgili Dairesince de öncelikle temyiz başvurusunun kabul edilebilir olup olmadığı araştırılacak, bu bağlamda da temyiz talebinin süresinde yapılıp yapılmadığı, kararın temyiz edilebilir nitelikte olup olmadığı, başvuruda bulunanın hükmü temyiz etmeye hak ve yetkisinin bulunup bulunmadığı incelenecektir. Temyiz başvurusunun kanuni süre geçtikten sonra yapılması ya da kararın temyiz edilebilir nitelikte bulunmaması veya başvuruda bulunanın temyiz etme hak ve yetkisinin olmaması halinde ise ilgili Dairece temyiz talebi 1412 sayılı CMUK'nun 317. maddesi uyarınca reddedilecek, temyiz talebinin reddi nedenlerinin bulunmaması durumunda da esas yönünden temyiz incelemesi yapılacaktır.
    Temyiz başvurusunun kabul edilebilirliği belirlendikten sonra Yargıtayca yapılacak inceleme ilk derece mahkemesince verilen hükmün esasına yönelik olacaktır. Dolayısıyla, hükmedilen sonuç adli para cezasının miktarı itibarıyla kesin nitelikte bulunan yerel mahkeme hükmüne karşı suç vasfına yönelik olarak yapılan aleyhe temyiz talebinin Yargıtay ilgili Dairesince kabul edilerek, hükmün temyizen incelenebilir olduğunun belirlenmesinden sonra, hükmün esası incelenerek bir karar verilecek, temyizen incelenebilir olduğu kabul edildikten sonra artık hükmün kesin nitelikte olduğu gerekçesiyle temyiz isteminin 1412 sayılı CMUK'nun 317. maddesi uyarınca reddine karar verilmesi mümkün bulunmamaktadır.
    Hükmolunan adli para cezası miktarı itibarıyla kesin nitelikte olan ve temyiz yeteneği bulunmayan yerel mahkeme hükmü, Cumhuriyet Savcısı tarafından suç niteliğine yönelik aleyhe temyiz talebi nedeniyle temyiz edilebilirlik niteliği kazanmıştır. Bu nedenle hükmün temyizen incelenebilir olduğu belirlendikten sonra usul ve kanuna uygun bulunması halinde onanması, hukuka aykırılık belirlenmesi halinde bozulması ya da 1412 sayılı CMUK'nun 322. maddesinde yazılı şartların bulunması durumunda ise düzeltilerek onanması, başka bir anlatımla esasa ilişkin bir karar verilmesi gerekirken, işin esasına ilişkin tüm deliller değerlendirilerek sonuçta suç vasfının doğruluğu denetlenip tekrar başa dönülerek hükmün kesin nitelikte olduğu gerekçesiyle temyiz talebinin 1412 sayılı CMUK'nun 317. maddesi uyarınca reddine karar verilmesinde isabet bulunmadığı düşüncesinde olduğum için sayın çoğunluğun görüşüne katılmamaktayım.

    Hemen Ara