Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2014/7551 Esas 2014/12040 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/7551
Karar No: 2014/12040
Karar Tarihi: 30.06.2014

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2014/7551 Esas 2014/12040 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davalı ile müvekkili arasında yapılan anlaşmaya göre müvekkil, el arabası alım satımı ile ilgili olarak davalıya 50.000 TL bedelli bir çek vermiştir. Ancak müvekkil daha sonra anlaşmadan caymıştır ve çek iade edilmemiştir. Davacı, çek nedeniyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmesi talebiyle menfi tespit davası açmıştır. Davalı banka vekili, çeki temlik cirosu ile devralan iyiniyetli hamil oldukları gerekçesiyle temel borç ilişkisiyle ilgili iddiaların ileri sürülemeyeceğini savunmuş ve davacının aleyhine %40 tazminata hükmedilmesini istemiştir. Davalı da çek bedelini ödememek için davanın açıldığını belirterek davanın reddini ve davacı aleyhine %40 tazminata hükmedilmesini istemiştir. Mahkeme, davacının çek karşılığında mal teslim edilmediğini ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine ve davacı aleyhine %20 tazminata karar vermiştir. Ancak temyiz incelemesinde, çek için ödeme yasağı konulması şeklinde verilen ihtiyati tedbir kararının İİK'nın 72/4 maddesi uyarınca icra takibi yapılmasına engel teşkil etmediği ve
19. Hukuk Dairesi         2014/7551 E.  ,  2014/12040 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Çorum 1. Asliye Hukuk Mahkemesi (Ticaret Mah. Sıfatıyla)
    TARİHİ : 17/09/2013
    NUMARASI : 2012/588-2013/361

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -
    Davacı vekili, müvekkili ile davalı C... Metal-A. B.."ın el arabası alım satımıyla ilgili yapmış oldukları anlaşma gereği müvekkilinin davalıya 50.000,00 TL bedelli bir çek verdiğini, daha sonra anlaşmadan cayılmasına rağmen çekin iade edilmediğini, müvekkilinin davalıya borcunun olmadığını, davalının borçlarını ödemeden ilçeyi terkettiğini ve dava konusu çekin ise tahsil için verilen davalı bankada olduğunu belirterek müvekkilinin dava konusu çek nedeniyle davalılara borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı banka vekili, müvekkilinin dava konusu çeki temlik cirosu ile devralan iyiniyetli hamil olması nedeniyle temel borç ilişkisi ile ilgili iddiaların müvekkiline karşı ileri sürülemeyeceğini savunarak davanın reddini ve davacı aleyhine %40 tazminata hükmedilmesini istemiştir.
    Davalı C... Metal-A. B.. vekili, davacının çek bedelini ödememek için bu davayı açtığını, davacının dava konusu çek nedeniyle müvekkiline borçlu olduğunu savunarak davanın reddini ve davacı aleyhine %40 tazminata hükmedilmesini istemiştir.
    Mahkemece toplanan delillere göre; taraflar arasındaki ticari ilişkinin 23/11/2011 tarihli sözleşmeye dayandığı, sözleşmede mal satışı karşılığında davacının ödemelerini bilgileri yer alan çeklerle yapacağının belirtildiği, daha sonra bu sözleşmeden cayıldığı, kural olarak çekin bir ödeme vasıtası olduğu, ispat yükünün çek karşılığında mal teslim edilmediğini iddia eden davacıda olduğu, davacı kayıtlarına göre davalının davacıya 229.184,26 TL bedelli malı teslim etmemiş olduğu, bunun yanında dava konusu çekin 23/11/2011 sözleşmede ve sözleşmenin feshine ilişkin belgedeki davacıya iade edilecek çekler arasında yer almadığı, sözleşmenin feshi tarihine kadar bir kısım mallar davacıya teslim edildiğinden çeklerin bir kısmının iade edilmediğinin de belirtildiği, dolayısıyla davacının dava konusu çek karşılığında mal teslim edilmediğini ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine ve davacı aleyhine %20 tazminata karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen öteki temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    2-İİK"nın 72/4 maddesi uyarınca tazminata hükmedilebilmesi için alacaklının ihtiyati tedbir dolayısıyla alacağını geç almış olmaktan doğan zararının bulunması gerekir. Mahkemece dava konusu çeke ödeme yasağı konulması şeklinde verilen ihtiyati tedbir kararının İİK"nın 72/4 maddesi uyarınca icra takibi yapılmasına engel teşkil etmemesi , başlatılmış ve tedbiren durdurulmasına karar verilmiş bir icra takibi bulunmaması nedeniyle yasal koşulları oluşmadığından davalının tazminat isteminin reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin öteki temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 30.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.







    Hemen Ara