Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2021/592 Esas 2022/6324 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Mahkeme, rüşvet alma ve rüşvet verme suçlarından kurulan beraat hükümlerinin, Hazinenin zarar gördüğü için kamu davasına katılan olarak kabul edilmesi gerektiğini belirterek, Hazinenin bu suçlarla ilgili olarak temyiz başvurusunu kabul etti. Ancak, Adalet Bakanlığı ve suçtan zarar görenlerin temyiz başvuruları reddedildi. Sanık ...’e atılı rüşvet alma suçunun zarar göreni olan Adalet Bakanlığı’nın, dava ve duruşmalardan usulen haberdar edilmeden yargılamaya devam edilmesinin kanuna aykırı olduğu belirtildi. Bu nedenle, tüm hükümler bozuldu. Kararda, kanun maddeleri olarak CMK’nin 260/1, 3628 sayılı Kanun’un 18. maddesi, CMK’nin 237/2, 233, 234, 321 ve 326/son maddelerinin kullanımına atıfta bulunuldu.

İNCELENEN KARARIN;
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi

Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi;
CMK'nin 260/1. maddesine göre rüşvet alma ve rüşvet verme suçlarından katılan sıfatını alabilecek surette zarar görmüş olan Hazinenin kanun yoluna başvurma hakkının bulunması ve hükmün 08/01/2016 havale tarihli dilekçe ile vekili tarafından temyiz edilmesi karşısında, 3628 sayılı Kanun'un 18. maddesindeki "...Hazine avukatının yazılı başvuruda bulunması halinde Maliye Bakanlığı, başvuru tarihinde müdahil sıfatını kazanır" düzenlemesinin verdiği yetkiye ve CMK'nin 237/2. maddesine dayanılarak Hazinenin bu suçlar yönünden kamu davasına katılan olarak KABULÜNE, Hazinenin infaz kurumuna veya tutukevine yasak eşya sokmak, Adalet Bakanlığının rüşvet verme ile infaz kurumuna veya tutukevine yasak eşya sokmak suçlarından doğrudan zarar görmelerinin söz konusu olmadığı, bu itibarla anılan suçlardan sanıklar hakkında kurulan beraat hükümlerini temyiz etme haklarının bulunmadığı anlaşılmakla, Hazine ve Adalet Bakanlığının vekilleri aracılığıyla bahse konu suçlardan kurulan beraat hükümlerine ilişkin yapmış oldukları temyiz istemlerinin 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK'un 317. maddesi uyarınca ayrı ayrı REDDİNE, başvurularının kapsamına göre incelemenin; katılan Hazine vekilinin rüşvet alma ve rüşvet verme, suçtan zarar gören ... vekilinin rüşvet alma, O yer Cumhuriyet savcısının rüşvet alma ve rüşvet verme ile infaz kurumuna veya tutukevine yasak eşya sokmak suçlarından verilen beraat, sanık ...’nin hükümlü veya tutuklunun kaçması ile infaz kurumuna veya tutukevine yasak eşya sokmak suçlarından hakkında verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz itirazlarıyla SINIRLI OLARAK YAPILMASINA karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
Sanık ...’in üzerine atılı rüşvet alma suçunun zarar göreni olan Adalet Bakanlığının bu sıfatının gereği olarak CMK'nin 233 ve 234. maddeleri gereğince kovuşturma evresinde sahip olduğu davaya katılma ve öteki haklarını kullanabilmesi için duruşmadan haberdar edilmesi gerektiği halde, usulen dava ve duruşmalar bildirilmeden, davaya katılma ve Ceza Muhakemesi Kanunu'nun mağdur ve katılanlar için öngördüğü haklardan yararlanma olanağı sağlanmadan yargılamaya devam edilerek yazılı şekilde hükümler kurulması,
Kanuna aykırı, sanık ..., katılan Hazine ve suçtan zarar gören ... vekilleri ile O yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, sanıkların üzerlerine atılı suçlar arasındaki hukuki ve fiili bağlantı da nazara alınarak sair yönleri incelenmeyen tüm hükümlerin, sanık ...’nin hükümlü veya tutuklunun kaçması ile infaz kurumuna veya tutukevine yasak eşya sokmak suçları bakımından kazanılmış hakkı saklı tutularak, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK'un 321 ve 326/son maddeleri uyarınca BOZULMASINA 08/06/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.