19. Hukuk Dairesi 2014/7374 E. , 2014/12038 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Ankara Batı 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 04/06/2009
NUMARASI : 2005/227-2009/313
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Dava, faturaya dayalı alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine kısmi itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davalı vekili, müvekkilinin davacıya olan borcunun 3.759,56 TL olduğunu, başkaca borcu bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece toplanan delillere göre; 27/04/2009 havale tarihli bilirkişi raporu ile davalı kayıtlarında yer alan çek ve havale yoluyla yapılan ödemelerin davacı kayıtlarında yer almaması, davacı defterlerinde banka hesabı kaydının bulunmaması, bir takım fatura bedellerinin taraf kayıtlarında farklı olması nedeniyle davacı defterlerinin sağlıklı tutulmadığı, bu nedenle davalı ödeme kayıtlarının doğru kabul edildiğini, buna göre davalının davacıya 3.759,57 TL borçlu olduğunun tespit edildiği, davacı tarafça rapora itiraz edilmişse de raporun açık ve denetlemeye elverişli olması sebebiyle hükme esas alındığı, davacının davasını kanıtlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, muhtelif tarihli faturalara ilişkin alacağın tahsiline yönelik olarak başlatılan icra takibine kısmi itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalı itiraz dilekçesinde borcun 3.759,56 TL"lik kısmını kabul etmiş, 66.248,43 TL"lik kısmına itiraz etmiştir. Davalının itiraz ettiği faturalarda belirtilen malların teslim edildiğini ispat yükümlülüğü davacıda, teslim edildiği anlaşılan mallarla ilgili ödeme yapıldığına ilişkin ispat yükümlülüğü davalıdadır. Mahkemece hükme esas alınan 27/04/2009 tarihli bilirkişi raporu taraflar arasındaki ticari ilişki nedeniyle meydana gelen hukuki uyuşmazlığı çözümler nitelikte değildir. Mahkemece yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak karar verilmesi doğru görülmemiştir. Mahkemece yapılacak iş icra takip talebinde belirtilen faturalara konu malların davalıya teslim edilip edilmediği, teslim edildiği ispat edilen mal bedellerinin davalı tarafından ödenip ödenmediği konusunda tarafların ihtilafa konu döneme ilişkin tüm ticari defter ve belgeleri ile ödeme belgeleri ibraz ettirilerek yeni bir bilirkişi raporu alınıp yapılacak değerlendirme sonucuna göre bir karar vermekten ibaret olmalıdır. Bu hususlar gözetilmeden eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 30.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.