Esas No: 2019/8144
Karar No: 2022/7847
Karar Tarihi: 10.05.2022
Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2019/8144 Esas 2022/7847 Karar Sayılı İlamı
11. Ceza Dairesi 2019/8144 E. , 2022/7847 K.Özet:
Sanık, GSM bayii işleten ve katılan adına sahte abonelik sözleşmeleri ile GSM hatları çıkardığı iddiasıyla yargılanmıştır. Ancak, 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 56. maddesi uyarınca sanığın eylemi suç teşkil etmektedir. Temyiz incelemesi sonucunda, suçun olağan dava zamanaşımının gerçekleştiği ve sanık hakkındaki kamu davasının düşmesine karar verilmiştir. Kanunun ilgili maddeleri şunlardır:
- 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 63. maddesinin 10. fıkrası ve 56. maddesinin 4. ve 5. fıkraları
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 66/1-e maddesi
- 1412 sayılı Ceza Muhakemesi Usulü Kanunu'nun 321. maddesi
- 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 223/8. maddesi.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Özel belgede sahtecilik
HÜKÜM : Beraat
GSM bayii işleten sanığın, katılan adına sahte abonelik sözleşmeleri ile GSM hatları çıkardığı iddia edilen olayda; hükümden önce 19.02.2014 tarih ve 28918 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 6518 sayılı Kanun'un 104 ve 105. maddeleri ile değişik 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 63. maddesinin 10. fıkrası ile yaptırıma bağlanan 56. maddesinin 4. fıkrasındaki "Kişinin bilgisi ve rızası dışında işletmeci veya adına iş yapan temsilcisi tarafından abonelik tesisi, işlemi veya elektronik kimlik bilgisini haiz cihazların kayıt işlemi yapılamaz ve yaptırılamaz, bu amaçla gerçeğe aykırı evrak düzenlenemez ve bunlar kullanılamaz" ve 5. fıkrasındaki "Gerçeğe aykırı evrak düzenlemek veya değiştirmek suretiyle kişinin bilgi ve rızası dışında tesis edilmiş olan abonelikler kullanılamaz" hükümleri karşısında sanığın eyleminin özel hüküm niteliğinde bulunan 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 56. maddesindeki suçu oluşturduğu belirlenerek yapılan incelemede;
Sanığın eylemine uyan “5809 sayılı Kanun'a aykırılık" suçunun Kanundaki cezasının türü ve üst sınırına göre, 5237 sayılı TCK’nin 66/1-e maddesinde öngörülen olağan dava zamanaşımının, kesen son sebep olan sanığın sorgusunun yapıldığı 13.03.2014 tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği ve bu itibarla katılanın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, diğer yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta aynı Kanun’un 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanık hakkındaki kamu davasının gerçekleşen olağan dava zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK’nin 223/8. maddesi uyarınca DÜŞMESİNE, 10.05.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.