Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2012/15891 Esas 2013/622 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/15891
Karar No: 2013/622
Karar Tarihi: 15.01.2013

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2012/15891 Esas 2013/622 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davalı taraf, yanlışlıkla davacı aleyhine icra takibi başlattıklarını kabul etmiştir, ancak davacının dava açmakta hukuki yararı olmadığını savunarak davanın reddedilmesini istemiştir. Mahkeme ise, davalının yanlışlıkla davacıya hukuka aykırı şekilde icra takibi başlattığını ve takibin kesinleştiğini belirterek, davacının menfi tespit talebini kabul etmiştir. Ancak kötü niyet tazminatı talebini reddetmiştir. Davalının temyiz itirazları reddedilirken, tazminat talebinin kabul edilmesi gerektiği, avukatlık ücretinin ise eksik takdir edildiği belirtilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Kanun maddeleri: Borçlar Kanunu, Medeni Kanun, Özel Hukuk Usulü ve Türk Ticaret Kanunu.
19. Hukuk Dairesi         2012/15891 E.  ,  2013/622 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -

    Davacı vekili, davalı tarafından müvekkili aleyhine icra takibi başlatıldığını, ancak bu takibin tamamen isim benzerliğinden kaynaklandığını zira müvekkili şirket ile davalı arasında ticari ilişki olmadığını belirterek müvekkilinin takipten dolayı borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, yanlış borçlu aleyhine takip başlattıklarını kabul ettiklerini ancak davacının dava açmakta hukuki yararı olmadığını, zira davacıya ödeme emri tebliğ edilmediğini, davacının icra mahkemesinde istihkak davası açması gerektiğini belirterek davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece iddia, cevap ve toplanan deliller doğrultusunda davalının sehven davacı aleyhine icra takibi başlattığı ve takibin kesinleştiği, ancak bu yanlışlığın davalıya iletilmesine rağmen davalının davacının araçları üzerindeki hacizleri kaldırmadığı, bu nedenle davacının dava açmakta hukuki yararı olduğu gerekçesiyle davacının menfi tespit talebinin kabulüne, ancak kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiş hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle menfi tespit davasının kabulü karşısında ayrıca takibin iptaline dair bir hüküm tesis edilmemiş olmasının sonuca etki etmemiş olmasına göre davalının tüm, davacının aşağıdaki bent dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    2- Davalı vekilinin 02.04.2012 tarihli duruşmada verdiği beyanda davacıdan alacaklı olmadıklarını, davacının araçları üzerine konulan haczin kaldırılmasını istedikleri, ancak davalı asilin araç üzerindeki haczin tekrar konulmasını talep etmesi üzerine aynı gün haczin kaldırılması talebinden vazgeçmiş olmasına göre haksız ve kötü niyetli olan davalı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesi gerekirken bu yöndeki talebin reddi doğru olmadığı gibi davanın tamamen kabul edildiği dikkate alınarak davacı yararına karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanacak nispi avukatlık ücreti takdir edilmesi gerekirken eksik vekalet ücreti takdir edilmesi de isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı tarafın tüm,davacı tarafın diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 15.01.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara