19. Hukuk Dairesi 2012/14223 E. , 2013/596 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkili aleyhine davalı tarafından ... İcra Müdürlüğü" nün 2010/18397 takip dosyasından üç adet bonoya dayalı olarak kambiyo yolu ile takip yapıldığını, müvekkilinin bonoları takipten önce tahsil için bankaya verdiğini ve bankaca bonoların tahsil edildiğini beyan ederek ... İcra Hukuk Mahkemesi" nin 2011/189 E. sayılı dosyasında takibe itiraz etmiş olduğunu, bankadan gelen yazı cevabında da bonoların tahsil edildiğinin belirlenmesine rağmen, icra hukuk mahkemesinin dar yetkili mahkeme olması sebebiyle hukuk mahkemelerinde dava açılabileceği belirtilerek itirazlarının reddedildiğini, müvekkilinin davadışı ..." den aldığı un karşılığında verdiği takip konusu bonoların üçüncü bir kişiye cirolanmadan tahsil için bankaya verildiğini ve vadesi geldiğinde gerek müvekkili ve gerekse de daha sonradan fabrikasını devrettiği davadışı ... tarafından bankaya ödendiğini, zira müvekkilinin harici olarak bonoların bu şahıs tarafından ödenmesi konusunda anlaşmış olduğunu, buna rağmen bedelsiz kalan bonoların ciranta dahi olmayan davalı tarafından her nasılsa ele geçirilip icra takibine konulduğunu belirterek, bonolardan dolayı müvekkilinin borçlu olmadığının tespiti ile icra takibinin iptaline ve davalı aleyhine %40 oranında kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin ciro yolu ile bonoların hamili olduğunu, bu nedenle senet borçlusu ile cirantalar arasındaki iç ilişkiyi bilmediğini, iç ilişkinin müvekkiline karşı ileri sürülemeyeceğini, zira iyiniyetli senet hamili konumunda olduğunu, aynı taleple açılan ... İcra Hukuk Mahkemesi" ndeki davanın reddedilmesine rağmen, kötüniyetli olarak işbu davanın açıldığını belirterek, davanın reddine ve davacı aleyhine %40 kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, bankadan gelen belgelere göre senetlerin ödendiği ve iki senet için ödeme yapanın davacı olduğunun açıkça anlaşıldığı, her üç senet yönünden de davadışı ...’ın cirosuyla senetleri elde ettiği anlaşılan davalıya yapılan cironun vade tarihinden sonra yapıldığı, vadeden sonra yapılan cironun TTK" nın 690. madde yolu ile uygulanması gerekli bu yasanın 602. maddesine göre alacağın temliki hükmünde olduğu, alacağın temliki halinde borçlunun şahsi def" ileri temlik alana karşı da ileri sürebileceği, bu nedenle ödeme savunmasının davalıya karşı da ileri sürülebileceği belirtilerek, davanın kabulüne, davacının davaya konu bonolardan dolayı davalıya borçlu olmadığının tespitine, davalının takibinde kötüniyetli olduğu sabit olmadığından davacı lehine kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 15.01.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.