Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2021/9241 Esas 2022/7212 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sulh Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada sanıklardan üçü zincirleme olarak görevi kötüye kullanma suçundan mahkum edildi. Ancak, suçun asli dava zamanaşımı süresi aşıldığı için hükümler bozuldu ve davalar düştü. Diğer iki sanığın ise öldüğü ve bu durumun nüfus kayıtlarından tespit edildiği belirtilerek, kanun maddeleriyle birlikte karar verilmesi gerektiği belirtildi. Kararda, Zincirleme olarak icrai davranışla görevi kötüye kullanma suçunun ceza miktarı ve zamanaşımı süresi gibi konular da açıklandı. Kanun maddeleri ise 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 257/1. maddesi, 66/1-e maddesi ve 64. madde ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 223/8. ve CMUK'un 321. maddesi olarak belirtildi.

İNCELENEN KARARIN;
MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇ : Zincirleme olarak icrai davranışla görevi kötüye kullanma
HÜKÜM : Sanıklardan ..., ... ve Ayten hakkında atılı suçtan, ... hakkında icrai davranışla görevi kötüye kullanma suçundan, ... hakkında eyleminin 1163 sayılı Kanun'a muhalefet suçunu oluşturduğu kabulüyle bu suçtan mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi;
Katılan vekili 16/05/2014 havale tarihli dilekçesiyle hükümleri temyiz etmiş ise de; 02/06/2014 havale tarihli dilekçesiyle temyizden vazgeçtiği anlaşılmakla, incelemenin sanıklar ..., ..., ... ve ... müdafi ile sanık ...'in anılan sanıklar haklarında kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz itirazlarıyla sınırlı olarak yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
Sanıklar ..., ... ve ... hakkında verilen hükümlere yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanıklara isnat edilen görevi kötüye kullanma suçunun 5237 sayılı TCK'nin 257/1. maddesinde öngörülen cezasının üst sınırı itibarıyla aynı Kanun'un 66/1-e maddesinde belirtilen 8 yıllık asli dava zamanaşımı süresine tabi olduğu, zamanaşımını kesen son işlem olan 15/05/2014 tarihli mahkumiyet hükümleri ile inceleme günü arasında bu sürenin gerçekleştiği anlaşıldığından hükümlerin 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi de gözetilmek suretiyle CMUK'un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Yasa'nın 322/1 ve 5271 sayılı CMK'nin 223/8. maddeleri gereğince sanıklar hakkında açılan kamu davalarının zamanaşımı nedeniyle ayrı ayrı DÜŞMESİNE,
Sanıklar ... ve ... hakkında verilen hükümlere yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde ise;

Sanıklardan ...'nın hükümden sonra 20/08/2019, ...'ın ise 27/01/2021 tarihlerinde öldükleri UYAP sisteminden temin edilen nüfus kayıtlarından anlaşıldığından, bu hususlar mahallinde araştırılarak sonucuna göre 5237 sayılı TCK'nin 64 ve 5271 sayılı CMK'nin 223/8. maddeleri uyarınca bir karar verilmesi lüzumu,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar müdafin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden sair yönleri incelenmeyen hükümlerin 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK'un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA 22/06/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.