19. Hukuk Dairesi 2012/15971 E. , 2013/475 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında faturalar içeriğindeki malların müvekkilince davalıya satılarak teslim edilmiş ise de bedelinin ödenmediğini, aleyhine girişilen takibe davalının itirazı sonucu takibin durduğunu belirterek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla 45.542.95.-TL. tutarlı alacağın 6.000,-TL.lik kısmının her bir fatura tarihinden itibaren en yüksek banka mevduat faizi oranındaki faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Yargılama sırasında sunduğu ıslah dilekçesi ile bu kez 42.642.95.-TL.nin 11.02.2004’den itibaren işleyecek en yüksek banka mevduat faiziyle davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece verilen 02/06/2009 tarih, 2005/34 E. Ve 2009/361 K. Sayılı karar Dairemizin 09/02/2011 tarih, 2010/5857 E.ve 2011/1494 K. sayılı ilamı ile bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde; süregelen yargısal inançlara göre ticari ilişki kapsamında bir fatura düzenlenmesinin alacağın başlı başına ispatına yeter belgelerden olmadığı, fatura içeriği hizmetin verildiğinin, yasal kanıtlarla ortaya konulması gerektiği, davacı yanın, bu olguya aykırı olarak, faturaların karşı yana tebliğ edildiğini yasal kanıtlarla ortaya koyamadığı, tanık dinlenilmesi isteğinde bulunduğu, bu istemin mal tesliminin tanıklarla kanıtlanamaması esasına aykırı olduğundan mahkemece kabule değer görülmediği, her ne kadar, davalıya yemin teklifi hakkı olduğu hatırlatılmış ise de, 6100 Sayılı HMK."da yapılan değişikliğe göre bu konuda yemin teklifi de yapılamayacağı, davacı tarafından faturaların davalıya tebliğ edildiğinin, hizmetin verildiğinin kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, mahkeme kararı süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne ilişkin verilen karar, Dairemizce "Davaya konu edilen faturalar içeriğindeki malların davalı tarafa teslim edildiğini kanıtlama yükümlülüğü davacıdadır. Hükme esas alınan cari hesap ekstresinde davalı yanın borçlu görülmesi başlı başına davacının alacaklı olduğunu göstermez. Bu nedenle teslim olgusu üzerinde durulmadan eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm tesisinde isabet görülmemiştir." gerekçesi ile bozulmuştur. Bozma kararından sonra davacı vekili 27/10/2011 havale tarihli dilekçesinde mal teslimi yönünden tarafların ticari defterlerinin incelenmesini, defterlerin ibraz edilmemesi halinde HMK"nın 220. maddesi uyarınca işlem yapılmasını talep etmiştir. Taraflar tacir olup, delil olarak ticari defterlere dayanıldığından tarafların ticari defterlerinin ibrazı istenerek HMK"nın 222. maddesi uyarınca işlem yapılması, davacının ticari defterler ile iddiasını ispat edememesi üzerine, HMK"nun 225 vd. maddeleri uyarınca yemin teklif etme hakkı hatırlatılıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir. Açıklanan yönler gözetilmeden eksik inceleme ile karar verilmesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 14.01.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.