Esas No: 2021/8744
Karar No: 2022/7821
Karar Tarihi: 28.06.2022
Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2021/8744 Esas 2022/7821 Karar Sayılı İlamı
5. Ceza Dairesi 2021/8744 E. , 2022/7821 K."İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN;
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kamu görevlisinin resmi belgede zincirleme sahteciliği
HÜKÜM : Değişen suç vasfına göre; görevi kötüye kullanma suçundan mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Hakkında mahkumiyet hükmü kurulan sanığın yargılama konusu eylemlerinin mahkemenin kabulüne göre 5237 sayılı TCK'nın 257. maddesi kapsamında yer alan suça ilişkin olduğu ve suç tarihlerinde posta dağıtıcısı olan sanık hakkında soruşturma veya kovuşturma yapılmasının izne tabi olmadığı, 17/10/2019 tarihli ve 7188 sayılı Kanun’un 24. maddesiyle yeniden düzenlenen 5271 sayılı CMK’nın 251/1. maddesi ile basit yargılama usulünün getirildiği ancak Anayasa Mahkemesinin 16/03/2021 tarihli ve 31425 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 14/01/2021 tarihli, 2020/81 Esas ve 2021/4 sayılı Kararı ile yargılama aşamasında olup henüz “kesinleşmiş hükümle sonuçlanmamış” dosyalar açısından Anayasa'nın 38. maddesine aykırı olduğu gerekçesiyle 5271 sayılı Kanun'a 17/10/2019 tarihli ve 7188 sayılı Yasa'nın 31. maddesiyle eklenen geçici 5. maddenin (d) bendinde yer alan "...hükme bağlanmış..." ibaresinin "basit yargılama usulü" bakımından iptal edildiği ve bu kararın sonuçları itibarıyla maddi ceza hukukuna ilişkin olduğu anlaşılmakla, TCK'nın 7/2 ve CMK’nın 251. maddeleri gereğince “Basit Yargılama Usulü" yönünden yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
UYAP sisteminde yapılan sorgulamada; sanık hakkında aynı suçtan Iğdır 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 2013/297 Esas sırasında kayıtlı kamu davasının açıldığının anlaşılması karşısında, anılan davanın akıbetinin araştırılması, derdest ise birleştirilmesi, karara çıkmış ve kesinleşmiş ise onaylı örneğinin getirtilmesi, suç ve iddianame tarihlerine göre eylemler arasında hukuki kesinti oluşup oluşmadığının, zincirleme suç hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının ve mükerrer dava olup olmadığının saptanması gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafin ve katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK'un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA 28/06/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.