MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi


Dava dilekçesinde, ..."ün kısıtlanarak vasi atanması istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, daha sonra dosya resen ele alınarak bu defa kısıtlının kısıtlılık halinin devamına karar verilmiş, her iki hükümde kısıtlı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Vesayetin devamına ilişkin kararı temyizde kısıtlı adayının hukuki yararı olduğu ve ayrıca kısıtlı adayının vesayet altına alınmasına ilişkin kararın HUMK. nun 432. maddesi gereğince taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilip kesinleşmediği ve kısıtlı adayının bu kararı da temyiz ettiği anlaşıldığından, mahkemenin temyiz isteminin reddine ilişkin 01/04/2014 tarih 1994/810 Esas 1997/934 Karar sayılı ek kararının kaldırılmasına karar verilerek dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
...-Kısıtlı adayının vesayet altına alınmasına ilişkin karar yönünden;
Dosya içindeki bilgi ve belgelerin ve özellikle Adli Tıp Kurumu"nun .../03/1997 tarihli sağlık kurulu raporu dikkate alındığında ..."ün kısıtlanmasına karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmediğinden mahkemenin 01/07/1997 tarih 1994/810 Esas 1997/934 Karar sayılı kararının ONANMASINA,
...-Kısıtlılık halinin devamına ilişkin 1994/810 Esas 1997/934 Karar sayılı kararın temyizi yönünden;
Mahkemece ..."ün kısıtlanmasına ilişkin karar taraflara tebliğ edilerek kesinleştirilmeden dosya re"sen ele alınarak incelenemeyeceği gibi TMK.nun 474. maddesi gereğince kısıtlama kararının TMK"nun 405. maddesine dayanılarak verildiği dikkate alınıp, kısıtlama sebebinin ortadan kalkmış olup olmadığı resmi sağlık kurulu raporu ile belirlenip sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik incelemeyle vesayetin devamına karar verilmesi de doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, ........2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.