Esas No: 2019/2321
Karar No: 2022/6527
Karar Tarihi: 18.05.2022
Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2019/2321 Esas 2022/6527 Karar Sayılı İlamı
10. Ceza Dairesi 2019/2321 E. , 2022/6527 K.Özet:
Bakırköy 6. Ağır Ceza Mahkemesi, uyuşturucu madde ticareti suçu kapsamında yargılanan sanıklar hakkında verilen mahkumiyet kararını inceledi. Kararda, önleme araması kararına dayanılarak ya da koşullarına uygun olmayan arama kararı üzerine yapılan aramanın hukuka aykırı olduğu belirtildi. Bu nedenle, bulunan delillerin hukuka aykırı yöntemlerle elde edildiği için hükme esas alınamayacağı ifade edildi. Ayrıca, sanığın savunma hakkının kısıtlandığı ve zorunlu müdafii tayini gerektiği konusunda da görüş bildirildi. Kararda bahsedilen kanun maddeleri ise şöyle sıralanabilir: Anayasa'nın 38. maddesinin 6. fıkrası, CMK'nın 206. maddesinin 2. fıkrasının (a) bendi, 217. maddesinin 2. fıkrası, 230. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi ve 289. maddesinin 1. fıkrasının (i) bendi. Ayrıca, TCK’nın 188/3. maddesi ve CMK'nın 150. maddesi de kararda bahsi geçen kanun maddelerinden.
"İçtihat Metni"
Mahkeme : BAKIRKÖY 6. Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Hüküm : Mahkûmiyet
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
1-) Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 2013/610-2014/512, 2013/841-2014/513 ve 2014/166-514 sayılı kararlarında da belirtildiği üzere; adli arama kararı gerektiren bir olayda önleme araması kararına dayanılarak ya da koşullarına uygun olmayan arama kararı üzerine yapılan arama hukuka aykırıdır. Böyle bir arama sonucu bulunan deliller ya da suçun maddi konusu "hukuka aykırı yöntemlerle elde edilmiş" olacağından, Anayasa'nın 38. maddesinin 6. fıkrası ile CMK'nın 206. maddesinin 2. fıkrasının (a) bendi, 217. maddesinin 2. fıkrası, 230. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi ve 289. maddesinin 1. fıkrasının (i) bendi uyarınca hükme esas alınamaz. Bu itibarla, somut olayda;
Hakkında 5271 sayılı CMK'nın 135. maddesi uyarınca İletişimin Tespiti, Dinlenmesi ve Kayda Alınması kararı bulunan sanık ...’un olay günü birtakım şahıslarla uyuşturucu madde ticareti ile alakalı olarak buluşacağı yönünde bilgiler alınması üzerine olay yerine gidildiği ve fiziki takip sonrasında sanıklar ... ve ...’ta suça konu uyuşturucuların ele geçtiği olayda, sanığın yaptığı telefon konuşmaları ile suç şüphesi doğduktan sonra arama yapıldığı anlaşılmakla; sanık ...’un içerisinde bulunduğu ticari taksinin aranmasına yönelik olarak CMK'nın 116, 117 ve 119. maddelerine uygun şekilde alınmış "adli arama kararı" ya da "yazılı arama emri" bulunup bulunmadığının araştırılarak varsa aslı veya onaylı bir örneğinin getirilmesinden sonra sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
2-) Sanık ... yönünden ayrıca; sanığın üzerine atılı uyuşturucu madde ticareti yapma suçu nedeniyle suç tarihi itibarıyla TCK’nın 188/3. maddesinde öngörülen hapis cezasının alt sınırına göre zorunlu müdafii tayini gerekmemekte ise de, hükmün verildiği
tarihten önce 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun ile TCK’nın 188/3 maddesinde düzenlenen suç için öngörülen hapis cezasının alt sınırının “on yıl” olarak değiştirildiği, bu itibarla sanığa CMK’nın 150. maddesi uyarınca zorunlu müdafii tayini gerektiği gözetilmeden yargılamaya devamla hüküm kurularak sanığın savunma hakkının kısıtlanması,
Kanuna aykırı, sanık ... ile diğer sanıkların müdafilerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükümlerin diğer yönleri incelenmeksizin CMUK’un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 18.05.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.