Esas No: 2021/9133
Karar No: 2022/9587
Karar Tarihi: 18.07.2022
Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2021/9133 Esas 2022/9587 Karar Sayılı İlamı
5. Ceza Dairesi 2021/9133 E. , 2022/9587 K.Özet:
Sanık, bir okul müdürü olarak öğretmenlere banka promosyonlarından 100 TL'yi okul aile birliğine bağış yapmaya zorlayarak görevini kötüye kullanmıştır. Ayrıca, bir öğrencinin nöbet tutamayacağına dair raporuna rağmen, kendisine gece nöbeti yazdırarak suç işlemiştir. Mahkeme tarafından mahkum edilse de, sanığın savunması ve tanıkların beyanlarına göre, mahkeme tarafından yeterli araştırma yapılmadan hüküm tesis edilmiştir. Kararda, sanığın zincirleme suç işlediği, adli para cezasına çevrilen hapis cezasının tam gün sayısının belirtilmemesi, infaz yetkisinin kısıtlanmasına karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Aynı zamanda, sanığın kullanamayacağı hak ve yetkileri yasağı içeren bir ceza verilmemesi hatalıdır. Bu nedenlerle, karar bozulmuştur.
Kanun Maddeleri:
-TCK'nin 43/1. maddesi
-TCK'nin 52/3. maddesi
-CMK'nin 232/6. maddesi
-TCK'nin 53/1-a maddesi
-6545 sayılı Kanun'un 81. maddesi ile değişik 5275 sayılı Kanun'un 106/3. maddesi
-TCK'nin 53/5. maddesi
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : İcrai davranışla görevi kötüye kullanma
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Suç tarihinde ... Fen Lisesi müdürü olarak görev yapan sanığın öğretmenlere banka promosyonundan verilen paradan 100'er TL'nin okul aile birliğine bağış yapılması konusunda baskı uygulayarak öğretmenleri bağış yapmaya zorladığı, katılan ...'in gece nöbeti tutamayacağına dair raporlarına rağmen gece nöbeti yazmaya devam ettiği, bu şekilde görevinin gereklerine aykırı hareket etmek suretiyle katılanın mağduriyetine sebebiyet vererek atılı suçu işlediğinin kabulü ile mahkumiyetine karar verilmiş ise de; sanığın, katılanın 20/09/2013 tarihli raporu okul idaresine yazılı şekilde iletmediğine dair savunması, katılanın 27/02/2014 tarihli raporunu 03/03/2014 tarihinde okul müdürlüğüne sunduğuna ve üzerinde aynı tarihli gelen evraka kaydedildiğine dair havale bulunan dilekçesi ile ön inceleme aşamasında beyanları alınan okul müdür yardımcıları ... ... ve ... ...'ın da sanığı doğrulayan beyanları bir arada değerlendirildiğinde, okul idaresinden katılanın nöbet tutamayacağına dair 20/09/2013 tarihli raporunu okula resmi olarak sunup sunmadığı araştırılmadan ve tanıklar ... ... ile ... ...'ın beyanlarına başvurulmadan, keza sanığın öğretmenleri banka promosyonlarından 100'er TL bağış yapmaları konusunda zorladığına dair iddiaya ilişkin, bağışların ... ile yapıldığına yönelik savunma karşısında, 09/12/2013 tarihli ve promosyon konulu tebliğ belgesini ihtirazi kayıt ile imzalayan ... ..., ... ...'ün beyanları alınmadan ve yine aleyhte ifade vermiş olan ... ve ...'ın ön inceleme aşamasında alınan beyanları hükme esas alınmasına rağmen, adı geçenler kovuşturma aşamasında tanık sıfatıyla dinlenilmeden eksik araştırmayla yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi,
Kabule göre de;
Sanığın sübutu kabul edilen eylemlerinin bir suç işleme kararının icrası kapsamında değişik zamanlarda birden fazla işlenmesi nedeniyle hakkında TCK'nin 43/1. maddesi gereğince zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
Sanık hakkında tayin edilen kısa süreli hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi sırasında adli para cezasına esas alınan tam gün sayısının hüküm fıkrasında gösterilmemesi suretiyle TCK'nin 52/3 ve CMK'nin 232/6. maddelerine muhalefet edilmesi,
28/06/2014 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun'un 81. maddesi ile değişik 5275 sayılı Kanun'un 106/3. maddesi hükmüne aykırı olarak infaz yetkisini kısıtlayacak şekilde ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrilmesine karar verilmesi,
Yüklenen suçu TCK'nin 53/1-a maddesindeki hak ve yetkileri kötüye kullanmak suretiyle işlediği kabul edilen ve adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilen sanık hakkında aynı Kanun'un 53/5. maddesi gereğince, ayrıca, hükümde belirtilen gün sayısının yarısından bir katına kadar bu hak ve yetkinin kullanılmasından yasaklanmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK'un 321 ve 326/son maddeleri uyarınca BOZULMASINA 18/07/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.