Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/16213 Esas 2022/8667 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/16213
Karar No: 2022/8667
Karar Tarihi: 17.05.2022

Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/16213 Esas 2022/8667 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanıkların white spirit ve toluen maddesini sentetik tiner imalatında kullanmadıkları halde satmış gibi göstermek için sahte fatura düzenledikleri tespit edilmiştir. Bu nedenle, sanıkların sahte veya muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge düzenleme suçundan beraatine karar verilirken, sahte fatura düzenleme suçundan mahkumiyetlerine karar verilmiştir. Ancak, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 359/a-2 maddesinde belirtilen \"muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge düzenleme\" suçu sanıkların davranışlarına uymaktadır. Ayrıca, 7394 sayılı Kanun'un 4 ve 5. maddeleriyle, 213 sayılı Kanun'un 359 ve 367. maddelerinde değişiklik yapılmıştır. Bu nedenle, sanıkların hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunmaktadır. Kanun maddelerinin detaylı bir açıklaması yapılması gerekmektedir.
11. Ceza Dairesi         2017/16213 E.  ,  2022/8667 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Sahte fatura düzenleme, sahte veya muhteviyatı itibariyla yanıltıcı belge düzenleme
    HÜKÜMLER : Beraat, mahkumiyet

    1- Sanıklar hakkında sahte veya muhteviyatı itibariyla yanıltıcı belge düzenleme suçundan kurulan beraat hükümlerine yönelik temyizlerin incelenmesinde;
    213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 359. maddesinde; "Gerçek bir muamele veya duruma dayanmakla birlikte bu muamele veya durumu mahiyet veya miktar itibariyle gerçeğe aykırı şekilde yansıtan belge” şeklinde tanımlanmış olduğu, gerçek bir muamelenin miktar itibarıyla gerçeğe aykırı şekilde belgeye yansıtılması ya da belge konusunun adet, miktar, fiyat veya tutar yönlerinden eksik veya fazla gösterilmesi halinde "muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belgenin" söz konusu olacağı, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 359. maddesinde tanımı yapılan sahte belgenin “gerçek bir muamele veya durum olmadığı halde bunlar varmış gibi düzenlenen” belgeler olduğu, satın alınmayan mal veya hizmet için alınmış gibi fatura düzenlenmesi halinde belgelerin sahte olarak kabul edilmesi gerektiği göz önünde bulundurulduğunda, 2010 ve 2011 takvim yıllarında temin edilen white spirit ve toluen maddesini sentetik tiner imalatında kullanılmadığı halde tiner üretip satıyormuş gibi görünmek için 2010 yılında KDV hariç 51.044,59 TL tutarında muhteviyatı itibariyle 11 adet yanıltıcı belge, 2011 yılında KDV hariç 8.419,34 TL tutarında muhteviyatı itibariyle 2 adet yanıltıcı belgeyi gerçek bir ticari ilişkiye dayanarak düzenlendiğinin tespit edilmesi halinde, sanıkların eylemlerinin 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 359/a-2 maddesi uyarınca “muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge düzenleme” suçunu oluşturabileceğinin gözetilmemesi,
    2- Sanıklar hakkında sahte fatura düzenleme suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyizlerin incelenmesinde;
    Hükümden sonra 15.04.2022 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren, 7394 sayılı Kanun’un 4 ve 5. maddeleriyle, 213 sayılı Kanun'un 359 ve 367. maddelerinde değişiklik yapılmış olup aynı Kanun'un 6. maddesiyle, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'na eklenen geçici 34. maddenin 3. fıkrasındaki "Bu maddeyi ihdas eden Kanun'un yayımı tarihinde 359. madde kapsamına giren suçlardan dolayı temyiz veya istinaf kanun yolu incelemesinde bulunan dosyalardan, 359. maddede bu maddeyi ihdas eden Kanunla yapılan düzenlemeler nedeniyle lehe değerlendirme yapılması gereken dosyalar hakkında bozma kararı verilir" hükmü uyarınca, 5237 sayılı TCK'nin 7/2. maddesi de gözetilerek öncelikle lehe Kanun’un tespit edilip uygulama yapılması ve her iki Kanunla ilgili uygulamanın gerekçeleriyle birlikte denetime olanak verecek şekilde ayrıntılı olarak kararda gösterilmesi suretiyle sanıkların hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, katılan vekili, sanık ... müdafisi, sanık ...’ün temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 17.05.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.










    Hemen Ara