Esas No: 2021/14
Karar No: 2022/8974
Karar Tarihi: 18.05.2022
Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2021/14 Esas 2022/8974 Karar Sayılı İlamı
11. Ceza Dairesi 2021/14 E. , 2022/8974 K.Özet:
Vergi Usul Kanununa aykırılık suçundan bir sanık hakkında açılan dava, sadece sahte fatura düzenleme suçuyla sınırlı kalmalıdır. Ancak mahkeme hükmünde, suçun muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge kullanma suçu da kapsamında görülmüştür. Bu nedenle, kararın bozulması gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, hükmün yeniden değerlendirilmesi gerekirken, yeni bir kanunun yürürlüğe girdiği ve sanığın hukuki durumunun gözden geçirilmesi gerektiği de belirtilmiştir. 213 sayılı Vergi Usul Kanununun değişen maddeleri ve 5237 sayılı TCK’nin 7/2. maddesi de dikkate alınarak karar verilmesi gerektiği söylenmiştir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Vergi Usul Kanununa aykırılık
HÜKÜM : Mahkumiyet
1) 5271 sayılı CMK'nin 225. maddesi uyarınca hükmün konusu duruşmanın neticesine göre iddianamede gösterilen fiil ve failden ibaret olup, iddianamede açıklanan ve suç oluşturduğu ileri sürülen fiilin dışına çıkılarak açılmayan davadan yargılama yapılıp hüküm kurulmasının mümkün bulunmadığı; Adana Cumhuriyet Başsavcılığının 26.09.2014 tarihli iddianamesi ile 213 sayılı VUK’nin 367. maddesine göre dava şartı olan mütalaa ve vergi suçu raporuna uygun olarak sanık hakkında, "2011 ve 2012 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme" suçlarından kamu davası açıldığı, “muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge kullanma” suçundan 213 sayılı VUK‘nin 367. maddesine göre usulüne uygun olarak verilmiş mütalaa ve açılmış bir dava bulunmadığı gibi birbirinden ayrı ve bağımsız suçlar olan "sahte belge düzenleme" ve “muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge kullanma” suçlarının birbirine dönüşemeyeceği gözetilmeden, hüküm fıkrasında “muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge kullanma” suçundan mahkûmiyet hükmü kurulduğu belirtilmesine karşın, gerekçede eylemin ''sahte fatura düzenleme” olarak belirtilmek suretiyle hüküm ve gerekçe arasında çelişkiye düşülmesi,
2) Hükümden sonra 15.04.2022 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren, 7394 sayılı Kanun’un 4 ve 5. maddeleriyle değişik 213 sayılı Kanun’un 359. maddesinin 3, 4, 5 ve 6. fıkra hükümleri uyarınca 5237 sayılı TCK’nin 7/2. maddesi de gözetilerek sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafisinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, diğer yönleri incelenmeyen hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 18.05.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.